Rize'de Köylülerden Araştırma Merkezindeki Cihazların Alınmasına Tepki

Merkeze bağlı Sütlüce köyü sakinlerinin atıl durumdaki köy okulunu yaklaşık 1,5 milyon lira harcama yapıp onarmasının ardından Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, binayı Maviyemiş Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak kullanmak üzere talep etti.

Köylüler, bunun üzerine araştırma merkezi için gerekli teçhizatı da temin ettikten sonra binayı, yapılan protokolle üniversiteye devretti.

Sütlüce köyü Muhtarı Ercan Koyuncu, gazetecilere yaptığı açıklamada, Maviyemiş Uygulama ve Araştırma Merkezi binasının daha önce harabe halde olduğunu söyledi.

Binayı köy konağı olarak kullanmayı planladıklarını belirten Koyuncu, "O dönemin üniversite yetkilileri, bu yeri Maviyemiş Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak kullanacaklarını söyledi. Biz de köylüler olarak üniversiteye verilmesi istedik. Bilgisayarından laboratuvar cihazlarına, tüplerine varana dek hepsini aldık ve üniversitemize teslim ettik." dedi.

İmzaladıkları protokole göre cihazların köy halkına ait olduğunu aktaran Koyuncu, binanın taşınmazlarının kimseye haber verilmeden yangından mal kaçırır gibi kaçırıldığını ileri sürdü. 

Araştırma merkezinin kapanmasını istemediklerini ifade eden Koyuncu, şunları kaydetti: "Burayı kapatmak, bu köyü yok saymak demektir. Ben devlet yetkililerine, YÖK'e sesleniyorum; burayı kapatmak istemiyoruz. Cihazlar bizimdir. O yüzden noterden ihtarname çektik, cihazlarımızın geriye gelmesi için. Köyümüzün kadınları süt sattı, bu binayı yapabilmemiz için bize para verdi. Süt ve yağ sattık bilgisayarlar aldık. Yurt dışından cihazlar getirdik. Üniversite hiçbir katkı yapmadan geldi, buradan köylünün emekleriyle alınan cihazları aldı gitti. Biz devletten hiçbir şey beklemeden burayı yaptık. Biz o paralarla fabrikada kurabilirdik köyümüzün halkı faydalansın diye ama biz eğitime öncelik verdik."

Sütlüce Köyü Eğitim Kültür Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İsmail Avcı da köylünün kendi çabasıyla kurduğu araştırma merkezinin köylüye sorulmadan boşaltılmasına anlam veremediklerini söyledi.

Köyün insanlarının yoğun gayreti ile binayı yaptıklarını anlatan Avcı, "Köyümüzün bütün katmanları bu protokolde yer almıştır. Buranın ileriye dönük araştırma uygulama merkezi olarak devam etmesi için üniversiteye devredilmiştir. Şimdi köyümüzden kimsenin haberi olmadan buradaki araç gereci götürmüşler. Duyduk ki bu merkezi buradan taşınıyormuş. Buradan kaldırılmasını kesinlikle istemiyoruz." diye konuştu. 

- "Demirbaşa kayıtlı olanları aldık"

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Karaman ise konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversite ile köy muhtarlığı arasında kurumsal olarak yapılan bir protokolün bulunmadığını söyledi.

Zamanında bir öğretim üyesi ve bir vatandaş ile yapılmış protokol bulunduğunu ifade eden Karaman, "İçindeki eşyalar bizim demirbaşa kayıtlı. Biz demirbaşımızın dışında köy tüzel kişiliğine ait malzemeleri almadık. Demirbaşa kayıtlı olanları aldık. Bunları inceler, bakar, tekrar varsa iade ederiz." dedi.

Köyde bir uygulama bahçesi de olduğunu, bunun geri alındığını belirten Karaman, "Biz de çıkmak durumunda kaldık. Sadece bina kaldı. Likapa bahçesi olmadan yapılması mümkün değil. Bahçeyi geri alınca biz de merkezi Pazar ilçemizdeki fakülteye aldık." diye konuştu.