Kamu-Sen Rize'den "Afrin Harekatına Destek, Şehide Saygı" Mitingi
Türkiye Kamu Sen Rize İl Temsilciliği tarafından Tuzcuoğlu Memişağa Parkında “Afrin Harekatına Destek, Şehide Saygı” Mitingi düzenlendi.
Şanlı Türk Ordusunun Afrin’e yönelik olarak başarıyla sürdürdüğü “Zeytin Dalı Operasyonu” devam ederken Kamu Sen Rize İl Temsilciliği tarafından “Her şart altında Mehmetçik’le beraberiz. Acımız da, sevincimiz de bir. Afrin operasyonuna destek, şehide saygı” adı altında, miting gerçekleştirildi.
Tuzcuoğlu Memişağa Parkında düzenlenen etkinlik yoğun kalabalığa ev sahipliği yaparken, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları, Zeytin Dalı operasyonu şehitleri ve tüm şehitlerimiz için önce saygı duruşu, ardından İstiklal Marşı hep bir ağızdan coşkuyla okundu.
Katılımcılar, basın açıklaması öncesi ellerindeki dövizlerle Mehmetçiklerimize destek verdi.
KÖSEOĞLU: TÜRK’E KEFEN BİÇENİN ÖLÜMÜ KORKUNÇ OLACAK!
Toplanan kalabalığa hitap eden Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Rize İl Başkanı Murat Köseoğlu, “Nasıl ki, Kurtuluş Savaşı’nda Yunan kisvesi altında yedi düvelle savaştıysak bugün de YPG/PKK kılığına girmiş, yanı başımıza çöreklenmiş ve boğazımıza sarılmak için fırsat kollayan kahpe emperyalist güçlerle savaşmaktayız. Bu nedenle Sakarya, Dumlupınar, İnönü bizim için ne anlam ifade ediyorsa, El Bab, Afrin, Münbiç, Sincar ve Kandil de aynıdır.” dedi.
“Şehitlerimiz var, yüreğimiz yanıyor. Gazilerimiz var, içimiz sızlıyor. Ama kahraman askerimizin kanı ile canı ile bu topraklarda yeni bir gelecek kuruluyor” diyen İl Başkanı Murat Köseoğlu, “Türk milleti, “Bozkurtların yurdunda, çakalların işi ne” diyerek askerinin yanında kıyama duruyor. Kahraman Mehmetçik yedi düvele, Türk’ün iradesini, kararlılığını ve gücünü bir kere daha gösteriyor. Türk’e kefen biçenin ölümü korkunç olacak!” dedi.
İl Başkanı Köseoğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Yüzyıllardan beri Doğu’nun kaynaklarına göz diken emperyalistlerin hedef tahtasındaki ülkemiz, bir büyük saldırı ile daha karşı karşıyadır. Yaklaşık 30 yıldır, yavaş yavaş, merhale merhale yurdumuzu kuşatan şer güçler, maşa olarak kullandıkları terör örgütleri yoluyla Türk milletini yıpratmak, zayıflatmak, son darbe ile yok etmek ve tarih sahnesinden silmek üzere ortaya koydukları planlarını devreye sokmuşlardır. Milletimiz ve binlerce yıldır sayısız şehidimizin kanıyla sulayarak vatan yaptığımız bu topraklar, hainlerin, bebek katili terör örgütlerinin, eli kanlı milletlerin yaktığı ateşle çepeçevre sarılmıştır. Bundan yüzyıl önce olduğu gibi bugün de milletimiz bir varoluş mücadelesi ile karşı karşıyadır. Yakın coğrafyamızda olup bitenlere bu gözle baktığımızda, asıl hedefin Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti olduğunu görmek çok da zor değildir. Kahraman Mehmetçiğimizin Afrin’de yürüttüğü bu harekât, Türk milleti üzerinden İslam’ı boğma amacındaki alçaklara karşı yapılan bir huruç harekatıdır. Nasıl ki, Kurtuluş Savaşı’nda Yunan kisvesi altında yedi düvelle savaştıysak bugün de YPG/PKK kılığına girmiş, yanı başımıza çöreklenmiş ve boğazımıza sarılmak için fırsat kollayan kahpe emperyalist güçlerle savaşmaktayız. Bu nedenle Sakarya, Dumlupınar, İnönü bizim için ne anlam ifade ediyorsa, El Bab, Afrin, Münbiç, Sincar ve Kandil de aynıdır. Bugün Mehmetçik cephede, Türk milletinin kaderini yeniden yazmakta, bu topraklar üzerinde yeşerecek fidanlar için gövdelerini Amerikan roketlerine, Alman anti tank füzelerine, Fransız mayınlarına siper etmektedir. Teröristlerin ellerindeki silahlara baktığımızda, düşmanın kim olduğunu görüyoruz. Şundan eminiz ki, Allah’ın izni ile biz bu oyunu bozacak, bu kuşatmayı yaracak, Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya, ensemizde boza pişirmeye, bizlere bedel ödetmeye çalışanlara hadlerini bildireceğiz. Hepimiz birer Mehmetiz, birer askeriz; bütün hainlere, yedi düvele yeteriz. Birkaç çapulcuyu maşa olarak kullanıp, Türk’e diz çöktüreceklerini sananlar bilsin ki, her bir askerimizin sinesinde 80 milyon yürek atıyor. Türk askerinin ayak sesleri, dünyanın dört bucağında düşmanın uykusunu kaçırıyor, hainlerin kulaklarında yankılanıyor. Gelsinler; tanklarıyla, toplarıyla, bütün teknolojileriyle, hile ve desiseleriyle gelsinler. Er meydanı kurulmuştur. Bütün maskelerini çıkarıp gerçek yüzleriyle gelsinler; ak koyun kara koyun belli olmuştur. Bizim mahallemizde Türk’e rağmen, Türk’e karşı oyun kurmaya kalkanlar bilsinler ki, bizim vatanımızın sınırları masa başında cetvellerle değil, cephede kanla çizilir. Dost düşman, yedi düvel iyi işitsin; Biz, Türkü ile Kürdü ile, Lazı, Çerkezi, Arap’ı ile bir ve bütünüz. Kimseyle bir derdimiz, kimseye bir düşmanlığımız yok ancak bizimle derdi olan, Devletimizin, milletimizin birliğini yok etmeye çalışanlarla görülecek bir hesabımız var. Sanılmasın ki, Türk Ordusu yalnızca silah altındaki askerlerimizden ibarettir.
Ordu- millet derler bize, 80 milyon askerimiz var. Şehitlerimiz var, yüreğimiz yanıyor. Gazilerimiz var, içimiz sızlıyor.
Ama kahraman askerimizin kanı ile canı ile bu topraklarda yeni bir gelecek kuruluyor. On binlerce kilometre öteden gelerek, coğrafyamızı kan gölüne çevirenlerden Türk milleti hesap soruyor. Emperyalist hesaplar bozuluyor, hain planlar yıkılıyor. Türk milleti, “Bozkurtların yurdunda, çakalların işi ne” diyerek askerinin yanında kıyama duruyor.
Kahraman Mehmetçik yedi düvele, Türk’ün iradesini, kararlılığını ve gücünü bir kere daha gösteriyor.
Gün bu gündür.
Büyük yürüyüş başladı.
Mazlumların göz yaşları dinsin, dostlar sevinsin; alçaklar korksun, hainler kaçacak delik arasın, düşman karalar bağlasın!
Tüm dünya bu sözümüzü duysun, düşmanlar ayağını denk alsın;
Türk milleti bugün 80 milyon tek yürek, tek bilek kahraman Mehmetçikle birlikte Afrin’e yürümeye hazırdır.
Bugün 80 milyon seve seve şehadet şerbetini içmeye hazırdır.
Biz, askeriyle, milletiyle bir ve bütün olarak Devletimizin ve devlet büyüklerimizin yanında, alacakları her kararın sonuna kadar arkasındayız.
Bu bir vatan mücadelesidir.
Bu bir namus mücadelesidir.
Bu bir var oluş mücadelesidir.
Bu bir Hak mücadelesidir.
Biz Türkiye Kamu-Sen olarak ülke genelinde 400 bin üyemizle, duamızla, varlığımızla, ruhumuzla ve bütün benliğimizle askerimizin yanındayız. Binlerce yıldır, varlık mücadelesi içinde vurula vurula, kırıla kırıla, eksile eksile bugünlere gelmiş, tarifsiz acılar çekerek, hesapsız bedeller ödeyerek bu toprakları yurt tutmuş bir milletin evlatlarıyız.
Bu yolda yurdu yaşatmak için can veren, gelmiş geçmiş bütün kahramanlara Allah’tan rahmet, gazilerimize acil şifalar diliyoruz. Bilinsin ki, bundan sonra kimseye verilecek bir karış toprağımız yok. Ölmek var, dönmek yok. Allah var, gam yok. Bilinsin ki, bedeli ne olursa olsun Afrin emperyalistlere mezar olacak! Türk’e kefen biçenin ölümü korkunç olacak!” dedi.
Köseoğlu sözlerini;
“Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi
Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi
Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın
Galib et; çünkü bu son ordusudur İslâm’ın” dizeleriyle noktaladı.
Sekizinci Sınıf öğrencisi Doğa Kan’ın katılımcılara “Andımız”ı okutmasıyla program sona erdi.
YORUMLAR