CHP Gnel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu Açıklaması

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, çiftçilerin eylemlerine dikkat çekerek, "Çiftçilerin elektrik borçları nedeniyle devletten alacağı desteğe el konuyor" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu ve CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Tanrıkulu, çiftçilerin eylemlerine dikkat çekerek, "Diyarbakır-Batman karayolu Bismil köprüsü traktörlerle kapatılmış durumda. Batman-Diyarbakır karayolu işlemez durumda. Bu eylemlerin nedeni 9 Mart 2014 çıkarılan Bakanlar Kurulu kararına ilişkin tebliğden kaynaklanıyor. Çiftçilerin elektrik borçları nedeniyle devletten alacağı desteğe el konuyor. Bu tebliğ uyarınca mayıs ayında çiftçilere ödenmesi gereken ödemelere el konmuş durumda" ifadelerini kullandı.

Tanrıkulu, Bakanlar Kurulu'nca çıkarılan tebliğin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını savunarak, "Bakanlar Kurulu özel şirketlerin tahsilatçılığını yapamaz. Buna uygun tebliğ çıkartamaz. Dicle Elektrik şirketinin tarımsal sulamadan alacağı varsa, hukuk prensiplerine göre davasını takip eder, tahsilatını yapar. Çiftçiler bakımından tarımsal destek bir haktır. Bakanlar Kurulu şirketlerin önüne geçip, şirketler adına parayı bloke edemez" dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Tanal da, Doğu ve Güneydoğu'da enerji sorunlarına dikkat çekerek, elektrik kesintilerinin devlet politikası haline geldiğini iddia etti. Tanal, çiftçiye 32 dönüm için 13 bin 180 lira fatura geldiğini söyleyerek, "Bu alanlarda ister pamuk ekin, ister buğday ekin, ister yılda iki, üç ürün alın, sizin gübre parasının ödemeniz, sürmeniz, biçmeniz, ürünü kaldırmanız, bu elektriğe gelen faturayı ödemeye yetmiyor" şeklinde konuştu.

Tanal, Bakanlar Kurulu kararına yönelik olarak çiftçinin parasına el konulduğunu iddia ederek, "Bu Bakanlar Kurulu kararı elektrik özelleştirmesi yapılırken, Özelleştirme şartnamenin içerisine böyle bir hüküm konulsaydı, 'bu bölgede toplanmayan paralar Bakanlar Kurulu kararıyla çiftçinin destekleme primine el konulacaktır' denilseydi, buralarda Özelleştirme rakamına ulaşılabilirdi. Yani daha cazip hale gelecekti, devletin kasasına daha çok para girecekti" ifadelerini kullandı.

Kaçırılan çocuklarla ilgili olarak Tanrıkulu, "Örgüt 18 yaşından küçükleri kendi saflarına kabul etmiştir. Bu konuda çok ciddi sivil baskı olmuştur, kamuoyu oluşmuştur. Bundan sonra da örgüt çağrı yapmıştı: 'Çocukları bünyemize kabul etmeyeceğiz' demişti. Silahlı çözüm meselelerin çözüm yöntemi olmaktan çıkarılmalıdır. Çocuklar hiçbir biçimde çatışma içinde olmamalıdır. Bir kez daha çağrı yapıyorum; bu çocuklar güvenlikleri sağlanarak, ailelerine teslim edilmelidir" dedi. - Ankara