Bakan Soylu, Şehit Aileleriyle Bir Araya Geldi
Bakan Soylu, Şehit Aileleriyle Bir Araya Geldi
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 18 Mart Çanakkale Zaferi 102. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen ‘Şehitleri Anma’ yemeğine katıldı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Çanakkale'de ecdadımızın birilerine attığı tokat aslında maalesef kavgayı bitirmedi, şeklini değiştirdi. Bu sefer kapımıza donanmalarıyla gelmediler, iş birlikçileri, ajanları, siyaset mühendisleriyle geldiler. Bu ülkeye kendilerince bir rota çizdiler ve onu uygulatmaya başladılar ve Türkiye ne zaman o rotadan kendi evlatlarının iradesiyle, demokrasiyle çıkmak istediyse, tabiri caizse ülkeye şok verdiler." dedi.
Soylu, Rize Valiliği'nce şehit ailelerine yönelik Öğretmenevi'nde düzenlenen programda yaptığı konuşmada, şehit ve gazi yakınlarıyla bir arada olmanın kendisi için büyük önem taşıdığını belirtti.
"Cenab-ı Hak o inci tanesi ayette 'onlar diridirler' diyor. Bizim bu ayete imanımız tamdır." ifadesini kullanan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz biliyoruz ki bu kardeşlerimiz, Malazgirt şehitlerimiz, fetih şehitlerimiz, Çanakkale şehitlerimiz, Kurtuluş Savaşı şehitlerimiz ve onlardan bugüne kadar gelen, Kore'de gerek Vietnam'da gerek Kıbrıs'ta ve gerekse ana vatanda terörle, hainle, hırsızla ve uğursuzla mücadele ederken şehit düşmüş, gazi olmuş bütün kardeşlerimiz aslında her yerde bizlerle beraberdirler. Onların korumaları, onların muhafazaları, onların elleri hep bizim üzerimizdedir. Ailelerinin, çocuklarının, annelerinin ve kardeşlerinin üzerindedir. Onlar sadece bu güzel vatanı değil, Suriye'deki, Filistin'deki, Myanmar'daki, Somali'deki mazlumun umudu olan bu güzel vatanı halen savunmaktadırlar ve korumaktadırlar. Bu vesileyle bütün şehitlerimize Cenab-ı Hak'tan rahmet diliyorum, gazilerimize de şükranlarımı sunuyorum."
Soylu, Samsun'da da şehit, gazi ve gazi yakını aileleriyle bir araya geldiğini hatırlatarak, "Ben İçişleri Bakanıyım. Bazen beklemediğim anda arkadaşlarım ne zaman bana bir not kağıdı getirseler, inanın 'acaba bir evladımızın acı haberi mi' diye yüreğim irkilmektedir. Bu terör belasıyla yaşamak elbetteki bu ülkenin hiçbir ferdi için kabul edilebilir, razı gelinebilir bir şey değildir ama sizlere evet şunu söylemek isterim, kıymetli Cumhurbaşkanımızın talimatıyla, Başbakanımızın direktifleriyle, milletvekili arkadaşlarım, bakan arkadaşlarım ve askeri, jandarması, polisi, güvenlik korucusu hep birlikte terörle mücadelede ülkem bugüne kadar hiç olmadığı kadar sona yaklaşmıştır." diye konuştu.
"Girilmez" denilen bütün inlere girildiğini anlatan Bakan Soylu, "Evlatlarımız ne kar ne de soğuk dinlemektedir. Eksi 30 derecede operasyon yapan, nöbet bekleyen o gençlerimizin gözlerindeki kararlılığı, inancı ve inadı her birinizin görmesini isterim. Kanaatim odur ki bilmenizi istiyorum, bu evlatlarımız, bu çocuklarımız orada hepinizin dualarıyla, özellikle şehit ailelerinin dualarıyla bir muhafazayla karşı karşıyadır." ifadesini kullandı.
Asker, jandarma, polisin hep birlikte, omuz omuza bu mücadeleyi verdiğini vurgulayan Soylu, devletin ekipman, teknik ve maddi destek noktasında bu meseleyi bitirmek için her türlü ihtiyacı karşılamaya çalıştığını belirtti.
Bakan Soylu, sadece teröristle değil, terörizmle de mücadele ettiklerine dikkati çekerek, terörü oluşturan, besleyen unsurlarla da fakirlikle, işsizlikle, ötekileştirmeyle de mücadeleyi sürdürdüklerini kaydetti.
Bir taraftan sosyal politikalar, bir taraftan ekonomik politikalar üretirken bir taraftan da orada insanları terör örgütünün prangasında bırakmaya çalışan anlayışı tasfiye etmeye çalıştıklarını anlatan Soylu, en kısa sürede Türkiye'nin bu meselenin üstesinden geleceğini ve bu ülkenin bütün yaylalarında, bütün şehirlerinde, bütün sokaklarında, bütün mahallelerinde, bütün evlerinde huzur ve kardeşliğin hakim olacağını, bütün bunların şehitler sayesinde başarılmış olacağını bildirdi.
- "Bu ülke gül gibidir"
Soylu, "Ben naçizane bu ülkeyi bir güle benzetirim." diyerek, konuşmasana şöyle devam etti:
"Bu ülke gül gibidir. Kokusu, rengi, güzelliği, tarif edilmez olduğu kadar bazen dikenleri de vardır. Zor ülkedir. Çok kişinin peşinde olduğu, çok kişinin, çok ülkenin, çok kurumun üzerinde hesapları olduğu, sürekli bir taraftan çekip çekiştirilen, sürekli terbiye edilmeye çalışılan bir ülkedir. Ne zaman adım atmak istese bir şekilde önü kesilen, siyasi sorunlarla, politik sorunlarla, ekonomik operasyonlarla, askeri darbelerle oyalanan bir ülkedir. Çanakkale'de ecdadımızın birilerine attığı tokat aslında maalesef kavgayı bitirmedi, şeklini değiştirdi. Bu sefer kapımıza donanmalarıyla gelmediler, iş birlikçileri, ajanları, siyaset mühendisleriyle geldiler. Bu ülkeye kendilerince bir rota çizdiler ve onu uygulatmaya başladılar ve Türkiye ne zaman o rotadan kendi evlatlarının iradesiyle, demokrasiyle çıkmak istediyse tabiri caizse ülkeye şok verdiler."
Geçmişten bugüne kadar yaşanan hadiseler ve süreçler hakkında da bilgi veren Soylu, bu işin en büyük bedelini şehit ve gazi yakınlarının ödediğini, hala daha acılarıyla, özlemleriyle, hatıralarıyla ödemeye devam ettiğini vurguladı.
Bu ülkeyi ayakta tutmak istemeyenlerin, bazen sağ sol, bazen Türk Kürt, bazen Alevi, Sünni, bazen ekonomik krizlerle terbiye etmek istediğini belirten Soylu, yıllardan beri bunu yaşadıklarını ifade etti.
Bu acıları bu milletin hep çektiğini anlatan Soylu, şunları söyledi:
"Geldiler birgün terörün düğmesine bastılar. Silahları onlara naklettiler. Geldiler birgün teröristleri pohpohladılar, 'Siz bu ülkenin bir parçasını alabilirsiniz' dediler. Onları kendi memleketlerinde ağırladılar. Onlara kendi memleketlerinden ekonomik yardımda bulundular, yetmedi burada dernekler oluşturdular. Sivil toplum örgütleri diye, 'millete yardım edeceğiz' diye terör örgütüne para aktardılar. Bunların hepsini teker teker yaptılar ve bizim evlatlarımız aynen Çanakkale'de olduğu gibi, aynen Balkan harbinde olduğu gibi, aynen Kurtuluş mücadelesinde olduğu gibi, aynen 15 Temmuz akşamı çıplak elleriyle tanklara, F16'lara, helikopterlere karşı 'biz ülkemizi size istila ettirmeyiz' dedikleri gibi, bazen sınır boylarında, bazen bir şehrin içerisindeki mücadelede, bazen memleketimizin, ülkemizin dışında yaşanan mücadelede şehit ve gazi oldular."
Türkiye'nin terörle mücadelede konseptini değiştirdiğini Rize'nin gururu olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çok kez ifade ettiğini anlatan Soylu, "Bugün biz niye El Bab'tayız, biz bugün niye Rakka diyoruz, biz bugün niye Cerablus'a gittik? Bunun elbetteki bir sebebi vardır. Hemen sınırımızın ötesinden bu ülkenin içine fitne sokmaya çalışanlar, oradan bu ülkedeki insanlarımızın, huzurumuzun, birliğimizin canını yakmaya çalışanlara karşı ancak bulundukları yerlerde mukabele edersek onları engelleyebilirdik." dedi.
Soylu, milyonlarca insanın Türkiye'ye gönderildiğine işaret ederek, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
"3 milyon Suriyeli kardeşimizi Türkiye'ye gönderdiler. Eğer oraları huzur içerisinde yaparsak ki Cerablus'ta yaptık, El Bab'da yeni yeni başladık, on binlercesini, yüz binlercesini, kendi topraklarına gitmek isteyenleri huzurla oraya gönderebilecek ve onların da kendi memleketlerinde yaşayabilecekleri bir anlayışı oluşturabiliriz. Aksi takdirde terörün, şiddetin, anarşizmin ve kaosun orada kol gezdiği bir tablo içerisinde o insanları oraya göndermek herhalde vahşiliktir, onları teslim etmek vahşiliktir. Biz böyle bir millet değiliz. Biz böyle bir millet hiç olmadık. Biz böyle bir medeniyet de hiç olmadık. Biz bunu sadece bugün yapıyor değiliz. Biz bütün dünyaya sözü olan bir medeniyetiz."
- "Bu ülkede bu oyunu artık bitirmenin zamanı gelmiştir"
Darbeler niçin oluyorsa, ekonomik krizler ve terörün de aynı şey için olduğunu kaydeden Soylu, şöyle devam etti:
"Bu ülkede bu oyunu artık bitirmenin zamanı gelmiştir. Bilmenizi isterim evlatlarımız, bugün eksi 30 derecede mücadele eden evlatlarımız, bugün karda, yağmurda, çamurda, hiçbir şeyden gözünü almayan evlatlarımız, sadece ve sadece bu ülkenin başına musallat olanlardan bu ülkeyi kurtarmak için gayret gösteren evlatlarımız, işte şu anda 7 bin tanesi Lice kırsalında. 30 operasyon yapıyorlar. Şehirler her yerde büyük bir gayret, mücadele ortaya koyuyorlar. Gittiğimde görüyorum, yanaklarını okşadığımda özel harekat polisleri, jandarmalar, askerler, korucular bilesiniz ki oturduğunuz yerde aklınızdan geçenler, oturduğunuz yerde zihninizden geçip duaya dönenler hep onlarla beraberdir. İfade etmek istiyorum ki bu milletin başına getirdikleri bu oyunları hem siyaset sahasında hem terör sahasında bunların kafasına geçirmek bizim boynumuzun borcudur ve biz bunu yapmak zorundayız. Teröre acımayacağız."
Soylu, "Kıymetli bir liderimiz var" diyerek, şu görüşlerini paylaştı:
"Onun sayesinde, onun inancı sayesinde, onun bu millete güveni sayesinde onlara çok ders verdik. İnsanlığın nasıl yapılabileceği dersini verdik. Öyle her toprakta yere yıkılmayacağımızın dersini verdik. Teslim olmayacağımızın dersini verdik. Hürriyet dediler, özgürlük dediler, insan hakları dediler, yıllarca batı toplumlarının o liderleri, yöneticileri kendi vatandaşlarını da kandırarak bütün dünyayı oyaladılar ve kandırdılar ama en ufak bir problemde maskelerini maalesef yüzlerinden çıkarmak zorunda kaldılar. Onların toplumlarına da öğretebileceğimiz bir şeyler vardır. Bizim yaradılışımızın gayesi iyilikleri anlatmak, kötülüklerden sakınmaktır diyoruz sürekli. Bu medeniyet bir bir merhamet, şefkat medeniyetidir ve koskoca iyilik medeniyetidir ve bu iyilik medeniyeti devam edecek. Bizi oyalamalarına müsaade etmeyeceğiz. Biz zengin olmalıyız, biz özgür olmalıyız, biz hür olmalıyız, şu elimizi uzattığımızda dini bizden olsun, olmasın ama mağdurluğa uğramış her kim varsa onlar bilmelidir ki bu Anadolu coğrafyası bize sahip olacaktır."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın da selamını ileten Soylu, "Gözünüz arkada olmasın. Hiç merak etmeyin. Biz bugün niçin Lice'de mücadele ettiğimizi, dün niçin Mardin'de, Gabar'da olduğumuzu, niçin Cudi'de olduğumuzu, niçin Tendürek'te, Ağrı eteklerinde, Tunceli'de bunlarla mücadele ettiğimizi biliyoruz. O evlatlarımız eğer biz bu mücadeleyi yapmazsak bize haklarını helal etmezler. Korkumuz odur. Biz bugün Lice’de aradığımızın ne olduğunu da biliyoruz. O İstanbul'da İnönü Stadı'nın etrafında kalleşçe şehit edilen evlatlarımızın kanının yerde kalmayacağına yemin ettik ve her tarafta, her noktada alçakça, haince terör eylemlerini gerçekleştirenlere söylemek istiyorum; evlatlarımız aslanlar gibi, kahramanlar gibi, onları kovalıyorlar ve her yerde bulup etkisiz hale getiriyorlar."
Soylu, geçen hafta 60 teröristi etkisiz hale getirdiklerini belirterek, "Onlar da fareler gibi, sıçanlar gibi kaçıyorlar. Hiç merak etmeyin, bu memleket, bu devlet ve millet bu işi bitirecek ve kararlıdır. Kardeşliğimize münaferet sokmaya çalışanlara gerekli dersleri veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz." diye konuştu.
YORUMLAR