Astsubayı Şehit Eden DAEŞ Teröristi Hakkında Flaş Gelişme..
Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Güler, Başbakan Davutoğlu'na Astsubay Mehmet Yalçın Nane'yi şehit eden 5 DAEŞ teröristinin öldürüldüğü bilgisini verdi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Danıştay Başkanlığını ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"Bu sabah itibarıyla silahlı kuvvetlerimiz aldıkları talimat çerçevesinde Suriye sınırında, Türkiye'yi tehdit etme potansiyeli taşıyan DAEŞ hedeflerini, bize arz edilen noktalar olmak üzere yüzde 100 isabetle, tam bir başarıyla ortadan kaldırmıştır" ifadesini kullanan Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'den sabah bilgileri aldığını söyledi.
Cuma namazının ardından Suruç'taki gelişme üzerine oluşturdukları Başbakanlık Kriz Masası'na giderek oradan da detaylı bilgileri alacağını dile getiren Davutoğlu, "Şu an itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti sınırları çerçevesinde kim, sınırımıza herhangi bir tehdit oluşturursa, talimat çok açık ve nettir, geceleyin tekrar Başbakanlık direktifiyle Türk Silahlı Kuvvetlerini yetkilendirdik, hangi terör örgütü, kim, Türkiye Cumhuriyeti sınırlarına tehdit oluşturacak mahiyette yaklaşırsa ikinci bir emre gerek olmaksızın gerekli tedbir alınacaktır. Bundan hiç kimsenin tereddüdü olmasın" diye konuştu.
"DAEŞ'e yönelik operasyon hedefine ulaşmıştır"
Bütün bu süreçte şehit edilen askerlere ve polislere rahmet dileyen Davutoğlu, "O askerlerimizin ve polislerimizin de katilleri mutlak surette cezalandırılacaktır. Dolayısıyla DAEŞ'e yönelik operasyon hedefine ulaşmıştır ve durmayacaktır. Her an Suriye'nin üzerinde ve sınıra yakın bölgelerdeki hareketliliği gözlüyoruz. Türkiye'yi tehdit eden en ufak bir hareketlilik karşısında da en şiddetli tepki gösterilecektir. Bir daha kimsenin Türkiye sınırlarını tehdit ettiği anda, Türkiye içinde herhangi bir eyleme kalkışmaması için de tedbirlerimiz sürecek" ifadelerini kullandı.
"Operasyonlar devam etmektedir"
Davutoğlu, bir taraftan saat 03.00 sularında sınır ötesi operasyon başlarken diğer taraftan tam bir koordinasyon ve eş güdüm içinde 16 ilde DAEŞ, PKK, DHKP-C unsurlarına karşı binlerce polisin katıldığı çok geniş kapsamlı bir operasyon yürütüldüğünü söyledi.
Operasyonların, herhangi bir şekilde Türkiye'nin, şehirlerin ve halkın huzurunu tehdit etme potansiyeli taşıyan bütün unsurlara dönük ortak yapıldığını ve sağlam bir istihbaratla noktasal gerçekleştirildiğini ifade eden Davutoğlu, "Şu ana kadar 297 kişi gözaltına alınmıştır ve operasyonlar devam etmektedir. Nerede, kimlere dönük, nasıl bir tavır alınacağı dün, Güvenlik Toplantısı, İçişleri Bakanlığımız, Emniyet Genel Müdürlüğümüz, MİT Müsteşarlığımız, Jandarmamız tarafından bize aktarıldı. Biz de o operasyonlar için düğmeye basılması talimatı verdik." bilgisini verdi.
"Özgürlükleri güvenlikle birlikte yaşamaya devam edeceğiz"
Ceylanpınar'da polislerin şehit edilmesiyle ilgili 35, Diyarbakır'da polislerin şehit edilmesiyle ilgili 19 kişinin gözaltına alındığını bildiren Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Bu çerçevede kimin bu cinayetlerle ilişkisi varsa bu bizim bu polislerimizin ailelerine, ülkemize borcumuzdur. Askerlerimizin şehadetine sebep olan DAEŞ militanları dün ve bugün gerekli mukabeleyi görmüşse polislerimizi kalleşçe, alçakça şehit edenler de kesinlikle kimin eli varsa cezalandırılacaktır. Bundan kimsenin tereddüdü olmasın. Türkiye Cumhuriyeti devleti demokratik, özgürlüklerin yaşandığı bir devlettir. Ama kamu düzeninin sarsıldığı, sarsıntıya uğradığı bir ülke hiçbir zaman olmayacaktır. Özgürlükleri, güvenlikle birlikte yaşamaya devam edeceğiz" diye konuştu.
"Bunların tesadüfi olmadığını değerlendiriyoruz"
Davutoğlu, "Tam 7 Haziran seçimleri sonrasında Türkiye bütün siyasi aktörleriyle yeni bir döneme hazırlanırken, hükümet ortaklığı görüşmeleri yapılırken ve milletimizin beklentileri doğrultusunda adımlar atarak, Türkiye'nin bu kritik tarihi süreçte daha güçlü bir şekilde geleceği hazırlanmasını sağlarken, 'üçlü bir kıskaç' tabiri caizse, terör saldırısıyla karşı karşıya kaldık" dedi.
Bunların tesadüfi olmadığını değerlendiren Davutoğlu, "Yani Türkiye'de demokrasi kökleşmiş, katılımı son derece yüksek bir seçim gerçekleşmiş, temsil kabiliyeti olağanüstü, dünyada örneğine az rastlanacak, yüzde 95'e çıkmış bir Meclis tablosu varken, teröre tevessül edilmesi, şiddete tevessül edilmesi hem bir tesadüf değildir, hem de mutlaka mukabele edilmesi gereken bir tehdittir." diye konuştu.
Başbakan Davutoğlu, "Bu sadece Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenliğini koruma değil, Türk demokrasisini korumak için yapılan operasyondur. Bir barış operasyonudur, bu anlamda huzur operasyonudur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de korunacak, milletimizin huzuru da. Ama bunların zeminini teşkil eden Türk demokrasisi de korunacak ve derinleştirilecektir." ifadelerini kullandı.
'Kimseye müsamaha gösterilmeyecek'
Bir gazetecinin terör örgütlerine yönelik operasyonlara ilişkin sorusu üzerine Davutoğlu, şunları söyledi:
"Polisimize de talimatımız açıktır, özellikle bu hafta sonu bazı grupların şu veya bu illerde gösteri yapacaklarına dair bilgiler üzerine söylüyorum, Türkiye'de demokratik bir ülke olarak herkes izin verilen yerde gösteri yapma hakkına sahiptir. Ama hiç kimse herhangi bir gösteride silah taşıma ya da yüzünü örtme özgürlüğüne sahip değildir. İşte şimdi İç Güvenlik Yasası ile ilgili aldığımız tedbirlerin önemi bir kez daha anlaşılıyor.
Ama herhangi bir cenaze, kim ve hangi gruba ait olursa olsun, bahane edilerek İstanbul sokaklarında maskeli ve silahlı gösteri yapmaya kalkışılırsa hiçbir şekilde müsamaha gösterilmeyecek. Sonra kimse 'Niye müdahale edildi', 'Neden böyle oldu, niçin şuna bu şekilde müdahale edildi' diye sormasın. Bütün bu maskeli yapıları tek tek tespit ediyoruz, tek tek hepsi yasanın gerektirdiği cezaya çarpıtılacak. Tek tek takip edilecekler, tek tek hesaba çekilecekler."
Kimsenin özgürlükleri istismar etme hakkı ve cüretinin olamayacağını vurgulayan Başbakan Davutoğlu, "Bu çerçevede de gerek 16 ilin tümünde gerekse belli özel merkezlerde IŞİD militanları, muhtemel terör tehdidi oluşturabilecek militanları, PKK'nın ve bağlantılı, iltisaklı grupların üyeleri ve DHKP-C ve iltisaklı grupların üyelerine dönük operasyonlar aralıksız sürecek" diye konuştu.
"Bu coğrafyada yaşamanın bazen bedelleri olur"
Davutoğlu, Ağrı, Adıyaman, Şırnak ve belli yerlerde araç yakma, yol kesme ve kırsal kesimde illegal yapılar oluşturmaya yönelik faaliyetlere karşı da operasyonların devam ettiğini ve devam edeceğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu bölgedeki bütün vatandaşlarımıza sesleniyorum, kimse devletin gücünü ikame edemez, kimse devletin meşru gücünü, alternatifini teşkil edecek paralel yapılanmalara gidemez. Kim yapıyorsa bunlara son verecek. Evet, biz Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni, Çözüm Projesi'ni Türkiye'yi entegre eden, Türkiye'deki bütün kesimleri birbirleriyle buluşturan, kaynaştıran bir önemli, milli bir proje olarak ele aldık ve bunu savunmaya devam ediyoruz."
'Bir bedel ödetirlerse karşılığını on misli görürler'
Başbakan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Ama buradan hareketle birileri alanda boşluk tespit edip bu boşluğu doldurmaya kalkmak suretiyle eğer eylemlere kalkışmak ya da illegal yapılan oluşturmak isterse bunun Çözüm Süreci ile vesaireyle irtibatlandırılması mümkün değil. Kim böyle bir yapıya yönelirse kamu düzeni, altını çizerek söylüyorum sadece devlet otoritesi demiyorum, kamu düzeni herkesin düzenidir, bütün vatandaşların düzenidir. Kamu düzeni her ne suretle olursa olsun sağlanacak. Bu coğrafyada yaşamanın bazen bedelleri olur. Hepimiz bu bedelleri gerektiğinde ödemeye hazır olmazsak bu coğrafyada başımız dik, özgür bir şekilde yaşama şansı bulmayız. Eğer biri bize bedel ödetmeye kalkarsa bu terör örgütlerinden bahsederek söylüyorum, bir bedel ödetirlerse karşılığını on misli görürler. Türkiye'yi üçlü bir kıskaca almaya kalkışan ve başka yerlerde çatıştığı zannedilen ama Türkiye söz konusu olduğunda ortak bir hedef gibi Türkiye'ye saldıranlara, Türkiye hem milletimizin birliği, dirayeti, bütünlüğü hem de ülkemizin kapasitesi ve gücü itibarıyla cevap vermeye ve bunlara haddini bildirmeye muktedirdir. Bu konuda da vatandaşlarımızın soğukkanlı ve devletine, hükümetine güvenerek bir tavır sergilemesi konusunda da bütün vatandaşlarımıza çağrıda bulunuyorum."
'Operasyon Türk demokrasisini korumak için'
Bir taraftan hükümet kurma çalışmalarının devam ettiğini hatırlatan Davutoğlu, "Hükümetimiz hani 'geçiş hükümeti' gibi bir kaygıyla tereddütle kimse düşünmesin. Biz görev yaptıkça ne gerekiyorsa o adımları atarız. Bu sadece Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenliğini koruma değil, Türk demokrasisini korumak için yapılan operasyondur. Bir barış operasyonudur bu anlamda, huzur operasyonudur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de korunacak, milletimizin huzuru da ama bunların zeminini teşkil eden Türk demokrasisi de korunacak ve derinleştirilecektir" ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin kaygılarını gözeten bir mutabakata ulaşıldı"
İncirlik Üssü konusundaki görüşmelerde gelinen aşamanın ve bunun kapsamının sorulması üzerineBaşbakan Davutoğlu, "Artık Türkiye'nin yıllardır zikrettiği bazı hususların ne kadar önemli olduğu herkes tarafından algılanıyor. Eğer üç senedir neredeyse sürekli vurgulayageldiğimiz güvenlikli bölgeler o zaman ihdas edilseydi DAEŞ benzeri terör yapıları Türkiye sınırına kadar yaklaşamazdı, mülteci akınları bu kadar yoğun olmazdı" yanıtını verdi.
"Son dönemde ABD ile yürüttüğümüz çalışmalar, müzakereler çerçevesinde belli bir aşamaya gelinmiştir" ifadesini kullanan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bu aşama çerçevesinde de Türkiye kendi ulusal güvenliğiyle ilgili planlamaları yapar ama DAEŞ terör örgütünün hepimize, bütün bölge ülkelerine ve bütün dünyaya tehdit teşkil ettiği de aşikardır. Bu çerçevede önümüzdeki günlerde somut adımlar atılacak. Yani varılan mutabakat çerçevesinde somut adımlar atılacak ve Türkiye sınırlarındaki bütün terör yapılanmalarının ortadan kalkması için de müttefik ülkelerle birlikte çalışmaya devam edeceğiz."
Başbakan Davutoğlu, güvenli bölgenin yanı sıra uçuşa yasak bölgenin de oluşturulup oluşturulmayacağına ve bununla ilgili ABD'den yapılan açıklamalara ilişkin sorusu üzerine de "Bu mutabakatın detaylarını biz biliyoruz, nereyi hedeflediğini biliyoruz. Türkiye'nin kaygılarını gözeten bir mutabakata ulaşıldı ama detaylarını benim tartışmam doğru değil" karşılığını verdi.
"Suriye sınırına girme ihtiyacı olmaksızın hedefler vurulmuştur"
DAEŞ hedeflerine yönelik düzenlenen hava operasyonunda Suriye hava sahasına geçilip geçilmediğinin sorulması üzerine Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Tespit edilen hedefler bağlamında, onu gururla söylüyorum ve operasyona katılan pilotlarımızı da tebrik ediyorum, Genelkurmay Başkanımızı da arayarak bu tebriklerimi pilotlarımıza iletmesini rica ettim, aslında Türkiye'nin askeri kapasitesini ve caydırıcılığını gösteren bir husustur, tespit edilen hedefler Türkiye sınırında kalmak suretiyle de Türkiye'nin hava kuvvetlerinin yok edebileceği kapasitesine sahip olduğu hedeflerdir. Dolayısıyla Suriye sınırına girme ihtiyacı olmaksızın hedefler vurulmuştur. Bunun askeri teknik detayı Genelkurmayımız tarafından açıklanır. Ama sınıra girmeden de bu hedefler bertaraf edileceği için Suriye sınırına geçme ihtiyacı hissedilmemiştir. Hissedilmiş olsaydı da dediğim gibi geçilirdi ve gereken nerede olursa olsun, Türkiye'ye dönük saldırı nerede yapılırsa yapılsın bulunduğu mahalde o saldırıyı yapanlar yok edilirdi, tasfiye edilirdi ama buna ihtiyaç hissedilen bir durum olmadı."
Muhabir: Hande İlbeyi Canca, Hüseyin Gazi Kaykı,
YORUMLAR