Asırlık Gelenek Vakfıkebir Ekmeğiyle İsraf Önlenecek

TRABZON'un Vakfıkebir ilçesinde üretilen ve yapılış şekli, pişirilmesi, tadı, uzun süre bayatlamayan özelliğiyle yalnızca Türkiye'de değil; dünya çapında da ün kazanan 'Vakfıkebir ekmeği' geleneği, asırlardır sürdürülüyor.

Asırlık Gelenek Vakfıkebir Ekmeğiyle İsraf Önlenecek
21 Kasım 2017 - 13:08

TRABZON'un Vakfıkebir ilçesinde üretilen ve yapılış şekli, pişirilmesi, tadı, uzun süre bayatlamayan özelliğiyle yalnızca Türkiye'de değil; dünya çapında da ün kazanan 'Vakfıkebir ekmeği' geleneği, asırlardır sürdürülüyor. Taş fırında pişirilerek, özellikle dilimine ve gramajına göre satılan ekmek, son zamanlarda yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor. Fırın işletmecileri, uzun süre tazeliğini koruyan ekmek formülüyle israfın da önüne geçilebileceğini belirtiyor.

İlçede 1897 yılında açılan ilk taş fırınla başlatılan ve yapılış şekli, pişirilmesi, tadı, uzun süre bayatlamayan özelliğiyle ün kazanan 'Vakfıkebir ekmeği' geleneği, devam ediyor. Bölgede yayla kültürü gereği hayvancılıkla uğraşan ve ilkbaharda yaylaya çıkan ailelerin uzun süren yolculukları sırasında bayatlamayan ekmeğe duydukları ihtiyaç üzerine bir asrı aşkın süredir üretilen Vakfıkebir ekmeğine ilgi, gün geçtikçe artıyor. Geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan Vakfıkebir ekmeğinin, uzun süre tazeliğini koruma özelliği başta olmak üzere fırını, suyu, odunu, unu, mayası, havası, şekli, ağırlığı ve pişiren ustasının mahareti gibi özellikleri önem taşıyor. Ticari mayaların yanı sıra kendi hamurundan elde edilen ekşi maya kullanılarak, üretilen Vakfıkebir ekmeği, özellikle son zamanlara yabancı turistlerin de ilgisini çekmeye başladı.

'UZUN SÜREDE PİŞİRİLİYOR'

İlçede 10 yılı aşkın süredir fırın işletmeciliği yapan Orhan Sağlam, Vakfıkebir ekmeğinin asırlık tarihine dikkat çekerek, "Uzun yıllardır ilçede, Vakfıkebir ekşi maya ile dünyanın en leziz ekmeğini üretiyoruz. Vakfıkebir ekmeği, kendi hamurundan üretilen ekşi maya ile yapılıyor. Kısa vadede bu ekmek bayatlamıyor. 1 hafta 10 gün tazeliğini koruyabilen bir ekmek. Uzun sürede pişiriliyor. Özellikle odun ateşinde, taş fırında pişiriliyor. Ekmeğimizin bir asrı aşkın bir kaliteli serüveni var. Biz de bu geleneği sürdürmeye çalışıyoruz" dedi.

'TURİSTLER EKMEĞİ HEDİYELİK OLARAK DA ALIYOR'

Vakfıkebir ekmeğinin, yabancı turistlerin de ilgisini çektiğini dile getiren Sağlam "Ekmeğimiz, bölgeye has havası ve suyuyla ustasına has imalat becerisiyle ve kaliteli unla yapıldığı için bu lezzet bölge dışında hiçbir yerde tutturulamıyor. Onun içinde bu ülkemiz ve dünyanın her yerinden gelen insanlar, bu ekmeği bu bölgeden almayı tercih ediyor. Özellikle yabancı turistler, duydukları bir kaliteyi burada tatmak istiyorlar. Tattıkları zamanda beğendiklerini söylüyor. Günde yüzlerce turist, hediyelik olarak da ekmeği alıyor. Dışarıdan çok sipariş geliyor; ama talepleri karşılamak zor. Bu ekmeği yerinden almak, en güzeli. Ekmek, grama göre daha doğrusu parası ne kadar olana göre satılmaktadır. 2 lirası olan da parası olmayan da ekmek alabilir bizden" diye konuştu.

'İSRAF OLMUYOR'

Son zamanlarda, ülkede ekmek israfının önüne geçilebilmesi için başlatılan birtakım çalışmalar olduğunu hatırlatan ve kendine özgü Vakfıkebir ekmeğiyle israfın önüne geçilebileceğini savunan Sağlam, şunları söyledi:

"Ekmek israfı konusundaki çalışmaları ben, eksik buluyorum. Kişiler, kendi yiyeceği kadar ekmeğin miktarını kendileri belirlemeli. Vakfıkebir ekmeği, zaten en az israf olan ekmek; çünkü uzun süre tazeliğini koruyor. İsraf konusunda bence aileler, eğitilmeli. Bunun için bilinçlendirici TV yayınları yapılması gerekir. Vakfıkebir ekmeğinin geri dönüşümü de söz konusudur. Bu ekmek, kendini yediriyor zaten bu ekmeği kolay kolay kimse israf etmez. Vakfıkebir ekmeğiyle israfı sıfırlamıyoruz hatta eksiye düşürüyoruz."

'TEK DİLİM YİYEN VAZGEÇEMİYOR'

İlçede fırın işletme müdürlüğü yapan Mustafa Sağlam ise ekmeği ilk görenlerin önce korktuğunu; fakat tattıklarında da beğendiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Bu ekmeğin püf noktası hava, su ve mayadır. En önemli özelliği ise tadı ve uzun süre taze kalmasıdır. Bilinen ekmeklerin aksine muhafaza alanına göre 10 güne, 15 güne kadar tazeliğini koruyabiliyor. Başlamasından itibaren ekmeğin yapımı ve pişirilmesi yaklaşık 8 saat sürüyor. Sadece 2 saat pişirme süresi var. İlk görenler, önce ekmeğin boyutunu görünce korkuyor; ama yedikten sonra da vazgeçemiyorlar. Tek dilim, yeniyor ardından da satın alınıyor."

'VAKFIKEBİR EKMEĞİ BİR TUTKUDUR'

Fırın işletmecisi Yakup Sağlam da ilçedeki ekmeğin benzerinin bulunmadığını savunarak, "Dünyada ün kazanan bir ekmeğe sahibiz. Bununla onur ve gurur duyuyoruz. Uzun süre bayatlamayan bu ekmekle israfın da önüne geçilmektedir. Ekmeğimiz, eşi benzeri olmayan bir ekmek çeşididir. Bu ekmeği satmak için özel bir çaba sarf etmiyoruz. Vakfıkebir ekmeği, bir tutkudur. Sağ olsun vatandaşlarımız, yerli ve yabancı turistler bu ekmeği tercih ediyor" dedi.

'VAKFIKEBİR EKMEĞİ ŞİŞMANLATMAZ'

Vakfıkebir Ekmeği Fırıncılar Derneği Başkanı Davut Kutoğlu, içerisinde hiçbir katkı maddesinin bulunmadığı Vakfıkebir ekmeğinin şişmanlatmadığına dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Vakfıkebir ekmeğinin özelliği, saymakla bitmez. Taşı, fırını, havası, ilçesi, uzun süre bayatlamaması, en belirgin özelliğidir. Vakfıkebir ekmeği, şişmanlatmaz. Bu ekmekte hiçbir katkı maddesi yoktur. Un, su, maya tuz; işte size eşsiz lezzet. Fırın, genelde kaya taştan imal edilen taş fırındır. Bu da ekmeğe ayrı bir lezzet verir. Vakfıkebir ekmeği, özellikle 70'li yıllardan sonra ününü dünya çapına yaymış bir ekmektir. Dolayısıyla turizmin artmasıyla turistlerin de ilgi ve beğenisini kazanıyor. En ucuz yöresel hediyedir, bence ekmeğimiz. Bu ekmek, hasrettir. Gurbetçiler, bunu iyi bilir. İlçemiz, ekmek sayesinde tanınan bir yer konumundadır."

Ekmek israfı konusunda toplumun bilinçlenmesi gerektiğini de vurgulayan Kutoğlu, "Vakfıkebir ekmeği, kesinlikle israfa yol açmayan bir ekmektir. Vakfıkebir ekmeği, bayatladığında da yenilebilen bir ekmektir. Bu ekmekte deforme, küflenme ve ufalanma olmaz. Aynı zamanda bayatladığından sonra da değerlendirilebilen bir ekmektir. Onun için Vakfıkebir ekmeği tüketenler, çok şanslı. 200 gram bile ekmek israf edilebiliyorsa bunu konuşmak da içler acısıdır. Ne olursa olsun bence halk, bilinçlenmeli bu konuda" diye konuştu.

Öte yandan ilçede her yıl temmuz ayının son haftasında, belirlenen günlerde, ün kazanan taş fırın ekmeğinin tanıtımı kapsamında da festival düzenleniyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum