Ardeşen'de Yok Artık Dedirten Olay

Bugün milyonlarca insanın yaşadığı dünyada, hızla tüketilen doğal kaynaklar maalesef aynı hızda kendini yenileyemiyor. Öte yandan insanın yaşam standardını yükseltmek adına ürettiği her ürün neticede atık dağları olarak doğaya bırakılıyor. Bunun en bariz örneklerini yaşam alanlarımız olan evlerimizde, iş yerlerimizde her gün yaşıyoruz. Bu anlamda özellikle evsel atıkların toplanması konusunda Belediyelere önemli yükler düşmekte. Peki Belediye sınırları içinde yaşayan biz vatandaşlara ne gibi görevler düşüyor?

Ardeşen’de Yok Artık Dedirten Olay

 Atık konusu tüm insanlığın sorumluluğu olmakla birlikte günümüzde ağırlıklı olarak kentleri yöneten yerel yönetimlerin ve belediyelerin sorumluluğunda. Ülkemiz belediyelerinin bu sorumluluklarına ilişkin yasal dayanaklar; Çevre Kanunu, 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ve 6360 sayılı Kanunlarla belirlenmiş durumda.

Peki bizler yaşam alanlarımızda ürettiğimiz çöplerin ne kadarını geri dönüşüme gönderiyor ya da dönüştürüyoruz? Veya kaçımız çöplerimizi düzenli şekilde ayrıştırıyoruz? Peki ya bizler Belediyelerin asli görevi olan çöp alma olduğu gibi vatandaş olarak düzenli ve saatinde çöp çıkarıyoruz?

Sorulan bu sorulara maalesef Ardeşen’de ilginç yanıtlar geliyor. Üstelik fiili.

Misal günün birinde bir evsel atık çöp kutusuna nizami şekilde bırakılması gerekirken, yerden 3.5 m yükseklikteki bir aydınlatma direğinde karşımıza çıkabiliyor.  Ya da çöp kutuları dururken içine değil de yanına veya 3 metre ilerisine, gerisine çöp bırakılabiliyor.

Vatandaş olarak sınırsız bir yetkilendirmeyi kendimizde bulabiliyoruz. Nasıl mı?

Günün her saatinde, canımızın istediği yere, istediğimiz yükseklik ve mesafeden çöp atma, çöp kutularını ateşe verme, ki bu olay Ardeşen'de son günlerde yaşanan bir olay.

 Ardeşen şehir merkezi içinde bir veya bir kaç iş yeri; Günün her han gibi bir saatinde tamamen keyfi şekilde yanıcılığı yüksek karton, plastik ve kağıt artıklarını üstelik çöp kurusunun hemen yanında sırf kağıt ve karton atılması için konulan çöp kafesi dururken, bu kafesin içine değil de dışına gelişi güzel atması ve sokaktan geçen duyarsız bir diğer vatandaşın bu kağıt birikintilerinin üzerine sönmemiş sigara izmariti atmasıyla çıkan yangın maalesef bir aracın hasar görmesine ve o muhitteki vatandaşların panik dolu anlar yaşamasına neden olabiliyor.

Çıkan yangın; önce çevreden yetişen iş yeri sahipleri sonra da olay yerine tam zamanında gelen Kaçkarbir İtfaiye erlerince söndürüldü.

Yaşanan bu olay ucuz atlatıldı. Ancak; bizler dersimizi aldık mı? asıl sorulması gereken yegâne soru işte bu!