Türkiye'nin ilk faz 1 kanser klinik araştırma merkezi hizmete girdi
Türkiye'nin ilk "Faz 1 Kanser Klinik Araştırma Merkezi", standart tedavi ile sonuç alınamayan kanser hastalarının yeni ilaçlara erişimine imkan verecek.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Dr. Abdurrahman Yurtaslan Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde faaliyet gösterecek Türkiye'nin ilk "Faz 1 Kanser Klinik Araştırma Merkezi" hizmete girdi.
Faz 1 Kanser Klinik Araştırma Merkezi'nin açılışı dolayısıyla düzenlenen törene Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Hakkı Gürsöz, Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, Ankara İl Sağlık Müdürü Özkan Ünal ile Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu üyeleri Necdet Ünüvar ve Sema Ramazanoğlu da katıldı.
Hastane Başhekimi Prof. Dr. Altuntaş, açılışta yaptığı konuşmada, standart tedavi ile sonuç alınamayan kanser hastalarının yeni ilaçlara erişimine imkan verecek merkezle Türkiye'nin kanser alanında bir ilki gerçekleştirdiğini belirterek, "Bundan sonraki süreçte yerli ve milli ilaçların kanser alanında üretimini sağlayacağız." dedi.
Kanser hastalarının yeni tedavilere erken ulaşmasında merkezin önemli bir fırsat tanıyacağını dile getiren Altuntaş, "Kanser öyle bir hastalık ki standart tedaviyi tüketmiş hastaların yeni tedaviye ulaşmalarını sağlamak lazım. Yerli ve milli ilaçların gelişimini yeni tedaviye ulaşım açısından bir şans ve fırsat olarak görmek lazım." diye konuştu.
Faz 1 Kanser Klinik Araştırma Merkezi'nin hem akademisyenlere hem de sektör temsilcilerine açık olacağını ifade eden Altuntaş, "Meme, mide, bağırsak, lenf bezi kanserinden kemik iliği, baş boyun ve beyin kanserlerine kadar her türlü ilacın geliştirilmesi aşamasına katkı sağlamak istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Kobay tartışmalarıyla enerjimizi kaybettik"
Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Hakkı Gürsöz de yaptığı konuşmada, klinik araştırmalar konusunda Türkiye'nin, var olan potansiyelinin çok azını kullandığına işaret ederek, "Türkiye, dünyada ilaç sektöründe mevcut büyüklüğü ile 16'ncı büyük pazar konumundadır. Kur değişimleriyle geçen yıl 6 milyar dolarlık ilaç harcamamız oldu." bilgisini paylaştı.
Gürsöz, klinik araştırmalar konusunun "kobay" tartışmalarıyla gündeme geldiğini hatırlatarak, şöyle konuştu:
"Yıllarca enerjimizi hep bu kobay tartışmalarıyla kaybettik. O bizi aşağıya çekti. İnsanlar denek mi? Faz 1 çalışma içinde ele alalım. Burada bir ilaç güvenliği çalışması yapılmak zorunda. Temel araştırmayı geçmiş bir ilacı başka türlü nasıl ürüne doğru götürebileceksiniz? Başka bir yolu yöntemi var mı? Başka bir yolu yok. Bunun yolu bu basamakları geçmek. Temel araştırma aşamasını, hayvan deneylerini tamamlamış bir ilaç adayının güvenlik çalışmaları yapılacak. Dozu belirlenecek ki faz 2'de bu şekilde hastalara uygulanabilsin."
Gürsöz, hastalar ve hekimler açısından klinik araştırma merkezinin açılışının önemli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Hastaların, özellikle SMA gibi nadir hastalıkların ilaçlarına erişimi açısından çok önemli. Behçet hastalığının tedavisine yönelik yeni bir klinik çalışma yürütülüyor. Yeni bir molekül, yeni bir ilaç. Patenti bize ait olan bir molekülle hastalığı tedavi ediyor olacağız. Bize has hastalıklara yönelik ilaçların geliştirilmesi konusunda bu tür merkezlerimiz önemli görev yapacaktır."