Rize Ziraat odası "çay üreticimizin özel sektöre verdiği iyi niyet kredisi artık tükenmiştir"
Rize, Artvin, Trabzon çay bölgesi Ziraat Odası Başkanları 2019 yaş çay sezonunda yaşanan özel sektör uygulamalarına tepki gösterirken iktidara da kuru çaya zam yapılması çağrısında bulundu.
2019 yılı yaş çay sezonu iktidarın kuru çaya zam yapmaması nedeniyle sıkıntılı başladı. Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli tarafından taban fiyatı 2,90 TL ve 13 kuruş da destekleme bedeli olmak üzere 3,03 TL olarak açıklanan yaş çayın 5 kilosundan 1 kilo kuru çay üretildiğinden 1 kilo kuru çayın hammadde (yaş çay) maliyeti 14-15 TL civarında oluyor. Diğer giderlerle beraber 1 kilo kuru çayı satış fiyatı 20 TL’nin çok çok üzerindeki bir maliyetle üreten ÇAYKUR ve özel sektör firmaları adeta var olma savaşı veriyor. ÇAYKUR, Bakan Pakdemirli’nin açıkladığı 2,90 TL kilo fiyatından yaş çayı alırken, özel sektör ise ÇAYKUR fiyatının 1 TL’den fazla altına inerek kilo fiyatını 1,80 TL’ye kadar düşürürken, ÇAYKUR fiyatından alacağı çay ödemelerini ise 2020 Mayıs ve Ağustos aylarında ödeyebileceğini üreticiye bildirdi. Kuru çaya zam yapılmayışıyla birlikte olan da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hemşehrisi olan üreticiye oldu. Çay üreticisi özele satacağı 1 ton yaş çayda Bin liradan fazla gelir kaybı yaşıyor.
Tüm bunların yaşandığı çay bölgesinde Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç, beraberinde ilçe başkanlarıyla birlikte Artvin ve Trabzon Ziraat Odalarının da destek verdiği basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Başkan Paliç, iktidara seslenerek kuru çaya bir an önce mutlaka zam yapılmalı çağrısında bulunurken özel sektöre de yaş çay kilo fiyatını artırması ve fiyatları dengelemesi için çağrıda bulundu.
Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli’nin 16 Mayıs tarihinde Rize'de yaş çay alım fiyatı 3,03 TL olarak açıkladığı hatırlatmasında bulunan Paliç, ÇAYKUR’un uyguladığı 500 kg kotanın üreticileri memnun ettiğini kaydederek, ÇAYKUR’un günlük kapasitesi kadar çay alımı yapmasının üreticileri rahatlattığını belirterek yaş çay sezonunda yaşanan aksaklığın ÇAYKUR kaynaklı olmadığını, özel sektörden kaynaklandığını ifade ederek, “Özel sektörün bu seviyede düşük fiyatla çay alması hem yaş çay üreticilerimizi mağdur etmektedir hem de kendileri mağdur olacaktır. Neden mağdur olacaktır? Kendilerinden kuru çay satın alanlar da ona göre düşük fiyatla alacaklar. Bu sefer büyük haksızlık olacak. Düşük fiyatla çay almaktalar. Bu firmalar arasında çok dürüst özel sektörlerimiz de vardır ama maalesef bunlar da arada uymak mecburiyetinde kalıyor. Çünkü rakipleri düşük fiyatla alınca rekabet etme şansları ortadan kalkıyor. Tüm bu zararlar tamamen yaş çay üreticisine fatura edilmektedir, bütün zararlar yaş çay üreticisine yüklenmektedir. Onun için odalar olarak bunun önlenmesini, buna çare bulunmasını talep ediyoruz. Bunları önleyecek kanun hepimizin tercihidir, hepimizin beklentisidir. Ayrıca yaş çay üreticisini koruyacak, ÇAYKUR’u koruyacak, Tarım ve Orman Bakanlığımızın belirlediği fiyatın altında çay almayacak ve bir de kaçak çaylarla, yabancı menşeli izinsiz giren çaylara yakalananlara caydırıcı cezaların verileceği bir çay kanununu hepimiz canı gönülden bekliyoruz.” dedi.
Paliç, sektörde yaşanan sıkıntılar nedeniyle son bir yıldır kuru çaya zam yapılması gerektiğini dile getirdiklerini kaydederek, “Özel sektörün de maliyetler yüksek olup ucuza çay satması doğru değildir. Bugün en ucuz ürün çaydır. Kuru çay haricinde zam olmayan hiçbir ürün yoktur. Hem ÇAYKUR hem de özel sektör bizlere lazım. Bizler özel sektör düşmanı değiliz. Ancak düşük fiyatla çay alımı yaparak pahalı çay satamazlar. Çünkü onlardan alanlar da onun en düşük aldığı fiyatı baz alacaktır. Geçtiğimiz yıllarda özel sektör yüksek fiyatla çay alıp yüksek fiyatla çay satarak kar elde ettiler. Odalar olarak hiç kimse özel sektöre karşı değil bizler fiyatın dengesiz olmasına karşıyız. Bu dengesizliğin de ortadan kaldırılması için mutlaka kuru çaya zam yapılması gerekir.” diye konuştu.
Açıklanan çay fiyatlarındaki artışın yüzde 25, gübre fiyatlarındaki artışın yüzde 100, işçilikte ise yüzde 50 olduğunu belirten Paliç, Dünya çay üretiminde beşinci, tüketimde ise kişi başına 4 kg ile birinci olduğumuz çayın üreticisini memnun etmediğini ifade ederek, “Yıllardır beklenen çay kanununun çıkmamış olması, taban fiyat uygulamasına geçilememesi ile birlikte %51 inin özelleştiği çay sektörü uygulamaları çay üreticisini ciddi mağdur etmektedir. Devletimizin açıkladığı 3,03 tl fiyata rağmen özel sektörün 1,80 tl gibi rakamdan veya bir yıl vadeli çay alması bu ekonomik koşullarda çay üreticimizi sömürmek ve köle anlayışı ile çalıştırmaktır. Özel sektörün çay üretimine dahil olduğu günden beri, çay üreticimizin özel sektöre verdiği iyi niyet kredisi artık tükenmiştir. Biz Ziraat Odaları olarak Devletçi bir anlayış ile üretimi teşvik etmekteyiz. Devletimizin de çay üreticimizi özel sektörün acımasız uygulamalarına terk etmemesi, sabah şafakta, yağmurun altında çay üreten üreticimize sahip çıkması gerekmektedir.” şeklinde konuştu.
Ziraat Odaları olarak daima Devletin yanında olup, geçmişte olduğu gibi bugünde ÇAYKUR’a desteklerinin devam edeceğini kaydeden Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç, iktidara ve özel sektöre çağrıda bulunarak görmeyi arzu ettikleri politika hakkında şunları kaydetti: “Sektörde düzenin sağlanması için yaş çay üreticisini ve ÇAYKUR’u koruyan, ülkeye kayıt dışı çay girişini önleyen ve taban fiyat uygulamasına geçilerek, taban fiyatın altında çay alınamayan bir çay piyasası istiyoruz. Ülkedeki yaş çay üretiminin tamamı ÇAYKUR tarafından alınmalı, özel sektör ihtiyacını ÇAYKUR’dan temin etmelidir. Bölgemizin sigortası çay ve ÇAYKUR’dur. Asla özelleştirilmemelidir. Yaş çay üretiminde valiliklerce oluşturulan komisyonlarda 27593 sayılı tarımda iş aracılığı yönetmeliğinin aracı belgesi 7. maddesi belirlenen tarımda işçi maliyetleri tavsiye kararları bütün bölge yöneticileri ve yaş çay üreticilerinin uyması önem arz etmektedir. Üreticimizin göz bebeği olan ÇAYKUR'un çay kotalarını arttırarak alım garantisi ile alım yapması, yaş çay üreticilerimizin de önceliğini ÇAYKUR’a vermesi ekonomik olarak içinde bulunduğumuz bu zor dönemde, çay üreticimizi bir nebzede olsa rahatlatacaktır.”