PKK Amasız Olarak Eylemelerini Durdurması Lazım
Silahların susması çağrısı yapan Demirtaş, "PKK'nın amasız olarak silahlı eylemelerini, durdurması lazım. Silahın demokrasi mücadelesi açısından mazereti yoktur" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İzmir'de yaptığı konuşmada silahların susmasını isteyerek, "İzmir'den çağrı yapmak istiyorum. Ölümlerin durması lazım. PKK'nın amasız olarak silahlı eylemelerini durdurması lazım. Silahın demokrasi mücadelesi açısından mazareti yoktur. AKP'nin hatalarını suçlarını, askeri ve polisi öldürerek sorulmaz" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bazı toplantılar için geldiği İzmir'de Tepekule Kongre Merkezi'nde İzmir basın ve televizyon kuruluş temsilcileriyle kahvaltıda buluştu. İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen'in de bulunduğu kahvaltılı toplantıya, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İzmir Milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü, Müslüm Doğan'ın yanı sıra İl Başkanı Cavit Uğur ile geldi.
"BU ZAMANA KADAR TEK BİLDİĞİM..."
Gazetecilere açıklamalarda bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Yaşım 42 ve bu zamana kadar tek bildiğim 'Türkiye kritik bir süreçten geçiyor' sözüdür. O sözü, kritik bir dönemden geçtiğimiz için Ortadoğu'nun bütünü kritik olduğu için böyle ifade ediyoruz. En son benzer bir kritik dönemi 100 yıl önce Birinci Dünya Savaşında yaşadık. Belli koşullar, şartlar, hedefler, farklı olsa da benzer çalkantılı dönemi yaşıyoruz" dedi.
"TEKÇİ ANLAŞIYA KARŞI ZAFET ELDE ETTİK"
HDP'nin kuruluş ilkelerini de anlatan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Ulus tanımında ortaklaşmamız lazım. Geniş bir millet tanımı yapmamız lazım dedik. Bütün bu kimlikler, inançlar bir araya geldik partimizi kurduk. İdeolojik olarak karşımızda tekçiliği indirgeyen AKP iktidarına, karşı ideolojik bir zafer elde ettik. 'Hayır Türkiye, tek adam, tek inanç baskısı altında yönetilemez' dedik. HDP yüzde 13 oy aldı ama yüzde 50'den fazla sempati aldı" dedi.
IŞİD'LE, AK PARTİYİ BENZETTİ
Suriye'de yaşanan olaylar üzerinden Türkiye'ye yönelik değerlendirmelerde de bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Aynı şehirde artık farklı kimlikte insanlar Suriye'de yaşamıyor. Birbirinden farklı olan mahalleler yok. Homojen mahalleler var. Sünniler Araplar Şiiler yaşamıyor. Giderek aynı ülkede yaşamaz hale geldiler. IŞİD'in tekçi anlayışı budur. İşte bunun altyapısıyla ülke kurmak istiyorlar.Türkiye'de hakim kılınmaya çalışılan tekçi anlayışı, zorla yapmaya çalışıyorlar. AKP ile benzerlik kurduğumuz zaman 'ne alakası var' diyorlar, ama aynısını tekçiliği burada yapıyorlar. Ellerinde devlete ait bütün zor güçlerle bize, muhalefete karşı kullanıyorlar" dedi.
"7 HAZİRAN SEÇİMİNDEN SONRA YENİ BİR KARAR VERDİLER"
Seçimlerde elde ettikleri başarı sonrasında yeni biri anlayışın başladığını söyleyen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş şöyle devam etti:
"Bu başarı tekçi anlayış karşısında giderek büyüyen bir akıma dönüşmeye başlayınca 7 Haziran seçimleri sonrasında yeni bir karar verdiler. Bugün içinde bulunduğumuz ortamın nedeni budur. 6 Haziran ile 8 Haziran arasında değişen tek şey var. HDP'nin aldığı yüzde 13 oydur. 6 Haziran'da AKP tek başına iktidardı neden savaş kararı almadı da 8 Haziran'da aldı. Ne değişti? PKK şehirlerde silahlandı diyorlar. 7 Haziran gecesi mi silahlandılar? 6 Haziran'da neden savaş açmadılar? 2.5 yıldır İmralı'yla ne konuşuldu? Silahlar nasıl bırakılacak? O konuşuldu. Dolmabahçe mutabakatının arkasında bu vardır. Başka gizli ajanda yoktur. 28 Şubat'ta bütün kamuoyuna deklare edildi. Türkiye'nin 30 yılını sonlandıracak nihai deklarasyondan bir hafta sonra onun müzakere etmekti. 2.5 yıldır emekler, bir hafta sonra müzakereye dönüşecek. Bir hafta sürecek, onun sonrasında Türkiye bütünü toplumun arzuladığı nihai deklarasyonla silahların gömüleceği tarihi öğrenecekti. Hangi parti iktidar olacaksa olsun, 10 temel ilkenin üzerinde anlaşma sağlandığı açıklanacaktı. Bu iş Mart ayının ortasında bitmiş olacaktı."
"NEDEN MASAYI DEVİRDİNİZ TEK NEDEN SÖYLEYİN"
Konuşmasında Dolmabahçe mutabakatının sonradan iptal edilmesine yönelik eleştirilerini sürdüren Demirtaş, "Neden Dolmabahçe masasını devirdiniz bize tek neden söyleyin. Bir tek neden söyleyin. 'O görüntü yanlıştı' diyorlar. Neden yanlıştı, ondan senin de bilgin vardı. 'Kandırıldık' diyor. Nerede kandırıldınız açıklayın. 'Paralel, Kürtler, muhalefet, Aleviler bizi kaldırdı' diyorlar. Bu kadar safsanız Allah aşkına bırakıp gidin ya. Gelen giden sizi kandırmış. Dolmabahçe mutabakatına mağduriyet yaratıyorlar" dedi.
PKK'YA 'AMA'SIZ ÇAĞRI
Silahların susması çağrısı yapan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş şunları söyledi: "Anneler ağlamasın bundan kıymetli söz yoktur. Kürt, Türk, asker, gerilla, polis daha fazla ölmeden önce bunu ancaksız, amasız kurmalıyız. Sözümüz buydu önce ölümler, durdurulmalı. Yarını değil, seçime kadar değil, şu anda İzmir'den çağrı yapmak istiyorum. Ölümlerin durması lazım. PKK'nın amasız olarak silahlı eylemelerini, durdurması lazım. Silahın demokrasi mücadelesi açısından mazareti yoktur. AKP'nin hatalarını suçlarını, askeri ve polisi öldürerek sorulmaz. Onların tamamı bu ülkenin çocukları. Bizim çocuklarımız. AKP'nin işlediği bütün suçları, Kürt çocukları dağlarda şehirlerde öldürerek çözemez. Buna da izin vermeyiz. Bütün şehirlere cenaze göndererak üzerindeki sıkışmışlığı şiddet yoluyla ülkeye ihraç edemez. Buna izin vermeyeceğiz. Tarih boyunca böyle olmuştur. Nasıl olsa ölümler olursa tabutlar olursa bayraklar sarılı tabutlar şehirlere giderse, herkese vatansever akımlarla iktidarın etrafında birleşir, buna güveniyorlar. 'Çaldık çırptık ama bunlarla milliyetçi duygularla AKP'nin iktidardan düştüğü zaman, Türkiye açısından ne kadar sakıncalı olduğu görülür ve etrafımızda birleşilir' diyorlar.
"BU SARAY SAVUNMASIDIR"
Bu topluma dayatma politikasıdır. Saray darbesidir. Bu savaş vatan savunması değil, saray savunmasıdır. Silahlar tümden devredışı kalacakken, Dolmabahçe mutabakatı, neden uygulanmadı bunun hesabını vermek zorundadır. Partimizin emeğinin hiçe sayılmasıdır. Bizler büyük emekler sarfettik 2.5 yıl. Bunu AKP'nin kara kaşı gözü için yapmadık. Bizim barışa ihtiyacımız var. Getirdiğimiz noktada seçim öncesinde halkımız verdiğimiz söz olarak barışı armağan etmek istedik. Hiçbir siyasi çıkar olarak yapmadık bunu. Politikalarını yaptıkları anketlere göre, partileri için dizayn edenler, bu savaşın sorumlusudur. Hiç uzak değildi herkese hayal gibi gelebilirdi ama bu sorunda sonuca çok yakındık. Konu çok sağlıklı bir rotaya gireceği aşamaya gelmişti. Şunu gördüler, silahları istedikleri zaman çıkartacakları, kullanacakları bir süreç bitecekti. Savaş opsiyonunu ellerinde tutmak için silahsızlanma takviminin önüne geçtiler."
ARTIK İKİ SEÇENEK VAR
Türkiye'de artık iki seçenek kaldığını anlatan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Yakın ya da uzak geçmişe bakarak onun hayıflanmasıyla geleceğimizi göremeyiz. Türkiye'nin önünde artık çok fazla seçenek yok. Bir tarafta kendi iktidarı için ülkesini savaşa, atEşe atacak bir anlayış var. Seçimle bile beni götüremezsiniz mesajı veren anlayış var. 'Ben artık başkanım ve bunu yapacağım' diyen birisi var. Biri tarafta da ezilen halklar var. Batısından doğusuna birarada olmak zorunda olan toplum var. Eğer erken seçim olacaksa bu partiler arası bir tercihi değildir. Türkiye iç savaş tehlikesiyle karşı karşıya bunu söylemek için uzun süre dikkatli oldum. Ama artık bunu söylüyorum. AKP bunu istiyor. Burada sorumluluk bütün topluma düşüyor. Türkiye'de bir iç savaşta kazanacak kimse yoktur. Suriye, Irak'a bir baksınlar. Burada kazanan kimse olmaz. Türkiye diğer ülkelere benzemez. Çünkü güçlü bir toplumsal kaynaşma, demokrasi geleneğimiz var. İç birliktelik ve barışla, savaş isteyenlere cevap vermeliyiz. Sıkı sıkıya sarılmak zorundayız" dedi.
"AKP BİRİNCİ PARTİ ÇIKAMAYABİLİR"
Erken seçimle ilgili tahminde de bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "İki farklı anlayış ve çizgi arasında bir savaş yanlılarıyla, bu ülkeyi savaşa götürmek isteyenlere karşı emek bloğu olarak mücadele etmeliyiz. Türkiye bu ortamda seçime gidecek ama barış yanlıları kazanacak. 7 Haziran'a göre farklı bir ortam çıkacak. AKP birinci parti bile çıkamayabilir. Erken ya da tekrar seçimlerde AKP'ye oy verenlerin büyük kısmı, barış kardeşlik cephesinde yerini alacaktır. elini tabuta koyanlara, seçim konuşması yapanlara tabutun içindekileri, seçim malzemesi değildir denecektir. Saray ve onun efendisi için tek tehdit HDP'ydi. Gizli ajandalarının önünde tek engel vardı. 7 Haziran'da seçimi kazanmak eğer kazansalardı bunu yapacaklardı. MHP'nin desteğiyle başkanlık sistemini getireceklerdi. Sarayı bunun için yaptılar. Unutmayın Türkiye büyük ülke diye yapılmadı. O zatın ne kadar ne kadar büyük olduğunu ve geçmişten kopuşun bir işareti olarak kuruldu. Artık AKP'nin iktidarı sonsuza kadar kurulmuştur demek için sarayı yaptılar. HDP bunu engelledi. '20 yıldır mücadele ettik getirdik, topu kaleciyle karşı karşı karşıyayız golü atacağız' dedikleri sırada HDP karşılarına çıktı. Bunu içine sindiremiyorlar. Aslında gerçeği açıklamaları lazım. Akıllarındakini doğru anlatmaları lazım. Demişler ki, 'Biz aslında sayın Erdoğan'ın halife olduğuna inanıyoruz. ve halifelerin bütün ekonomik işlerde yüzde 10 pay alma hakkı vardır. Bunun içini onun rüşvet olduğuna inanmıyoruz deyin böyle oy isteyin.' Buna itirazımız yok ama dürüst olun. İleri demokrasi altında ülkeye başka bir şey dayatmayın. HDP işte bu tekçi anlayışa karışı çoğulcu demokrasiyi ortaya koldu. Yüzde 13 gibi bir destek aldı. Türkiye açısından kritiktir. Türkiye'nin artık Suriye olmamasının teminatı HDP'dir" dedi.
"GEÇMİŞ YIKIK SARAYLARLA DOLU"
Şöhretin saraylarda değil halkın gönlünde kurulması gerektiğini, geçmişin yıkık yarada turistik gezilen saraylarla dolu oduğunu anlatan Demirtaş, "Bizim için en acil konu seçim değil, barıştır. Derhal, uzatmadan, ateşkes ilan edilmeli. PKK'da, bu çağrılara kulak vermeli. Hükümet de bu çağrıların aLtında uzun süre devam edemez. Cumhurbaşkanı 'zorla başlattık savaşı' diyor. Başbakan 'bütün evlatlarımız feda olsun' diyor. Çocuklarını sahte çürük raporlarıyla bedellilerle kaçıranlar kusura bakmayın bütün o tabutların içerisinde yoksulların çocukları var. Dünyanın en ağır yükünü verip o tabutları taşıtıyorlar, sonra da 'barış çağrısı yapmayın' diyorlar. HDP'yi, savaş yanlısı diye linç ediyorlar. Ama tabutları verenleri vatansever diye gösteriyorlar. Bu dünyanın en çirkin politikasıdır. Türkiye'nin her yerinde barışa ses gelmeli. Türk anaları kürt anaları evlatlarınızın cenazeleri gelmeden, oğullarınızı toprağa vermeden çağrılar hemen gelmeli. Asla silahlara ve şiddete yönelmeden biz AKP'yi durduracak güce sahibiz. Toplum buna inansın. Biz buna anandık. Birlikte bir yaşam inşa edilecek" dedi.
BASIN MENSUPLARININ SORULARINI YANITLADI
HDP olarak belediye başkanlıkları olmadığını ama Demokratik Bölgeler Partisi'ne bağlı belediye başkanlarınını çıkışlarını desteklediklerini söyleyen Selahattin Demirtaş, kurulacak olan seçim hükümeti için de, "Bizi hükümete sokmamak içini çabalıyorlar. Ama biz bize oy veren 6 milyon insanını hakkı olarak o hükümete gireceğiz. İster milletvekillerinden alsınlar isterlerse belde başkanımızı ama asla bizi vazgeçiremeyecekler" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partilerine oy veren seçmenleri eleştiren AKP miletvekillerine ise, "İzmir AKP milletvekilini muhatap alacak değilim. Vekiller açıklamayı yaptı. AKP'ye, MHP'ye CHP'ye oy vermiş halkımız, bizim başımızın tacıdır. HDP ile MHP'ye oy vermiş iki insan arasında fark görmüyorum. Küçümsemek bizim ilkelerimizde yoktur" dedi. İki dönem kurıl içini partisinin yönetiminin karar alacağını söyleyen Selahattin Demirtaş, seçim güvenliğine yönelik soru ya da, "Partimiz en büyük oy oranı yükselişini İzmir'de sağladı. Gidip sorsunlar bakalım oy verenleri kimler tehdit etmiş? Doğu illerinde zaten yüksekti. Böyle iddialarla seçimi gölgelemek istiyorlar" dedi.