Ne olacak bu kaçak çay?
Rize'deki TOBB Tarım Kurulu'nun Karadeniz Bölge Toplantısında ilginç konular gündeme geldi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde oluşturulan Tarım Kurulu’nun Karadeniz Bölge Toplantısı Rize’de yapıldı.
Rize Ticaret Borsası’nın ev sahipliğinde yapılan toplantı TOBB Tarım Kurulu Başkanı ve Manisa-Turgutlu Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Faruk Aydın yönetimde gerçekleştirildi. Toplantıya, TOBB Tarım Kurulu üyeleri, Karadeniz Bölgesi’ndeki illerden Ticaret ve Sanayi Odaları, Ticaret Borsaları, Ziraat Odaları temsilcileri, akademisyenler ile fındık ve çay sektöründen müteşebbisler katıldı.
TOBB Tarım Kurulu Başkanı Faruk Aydın, bölge toplantılarının sektörler baz alınarak yapılmaya başlandığını belirterek, “Tarım, dünyanın geleceği. En önemli sektör. Bölgesel bazda yapılan bu toplantılar yarar getirecek. Çünkü burada ele alınan konular TOBB tarafından değerlendirilecek ve başkanımız tarafından değişik vesilelerle hükümete taşınacaktır. Biz 15 yıl önce pamuk üretirken, bugün ithal eden bir Türkiye istemiyoruz” dedi.
Faruk Aydın, ülkede son günlerde yaşanan terör olaylarını şiddetle ve nefretle kınadıklarını da vurgulayarak “Bizim için huzur çok önemli. Devletin tüm gücüyle terörizmin üstesinden gelmesini bekliyoruz. Hükümet de koalisyon da bir an önce kurulmalı. Halk iradesi bunu istedi. Biz de istiyoruz” diye konuştu.
Toplantıya ev sahipliği yapan Rize Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan da Doğu Karadeniz’de çayın en önemli geçim kaynaklarından biri olduğunu belirterek, çay sektöründe sıkıntılar ve çözülmesi gereken sorunlar bulunduğunu bildirdi.
Erdoğan “Çayla ilgili bir kanun yok. Tasarısını hazırladık. Yıllardır mecliste bekliyor. Kaçak çay girişi ile sektörde sıkıntılar daha da arttı. Kaçak çay, bırakın Doğu ve Güneydoğu’yu çay üretim bölgesine kadar girmiştir. Çaylık alanların bölünmesi üretime olumsuz etki yapıyor. Sorunlar azalacak yerde artarak devam ediyor” şeklinde konuştu.
Toplantıda konuşan Trabzon Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Eyyüp Ergan ise fındıktaki sorunların çaya oranla daha az olduğuna dikkat çekerek, “Bunda fındığın büyük oranda ihraç edilmesi ve 2009’dan beri de serbest piyasa şartlarının uygulanması etkili olmuştur. Bugün 3 milyar dolara yaklaşan yıllık ihracatı ile fındığımız önemli bir gelir kaynağımızdır. Ancak fındığa olan talep artarken, üretimin artmadığını görüyoruz. Ana üretim bölgesinde dönümde 80-90 kiloya kadar düşen üretim söz konusudur. Bunu arttırmalıyız. 700 bin hektar fındık bahçesi olan Türkiye’nin son 10 yılında, yıllık üretim ortalaması 600 bin ton civarındadır. Oysa Türkiye, 700-800 bin ton fındığı şimdi satabilmektedir. İyi üretir ve istikrarlı bir şekilde pazarlayabilirsek bu 1 milyon tonu bile aşabilir. Ama bunun için önce verim ve kaliteyi arttırmalıyız. Biz bu konuda öncü olduk. Projeler ürettik. Devletin gündemine konuyu taşıdık. Şimdi sıra Devlette. Devlet de önceliğini fındık bahçesine gidenlere, yani üretimi arttıranlara vermelidir. 6 yıldır uygulanan alan bazlı destek artık yerini ürün bazlıya bırakmalıdır” ifadelerini kullandı.
Toplantıda söz alan konuşmacılar fındık, çay ve kivi ile ilgili üretim, ticaret ve tüketim aşamasındaki sorunları dile getirip, çözüm yolları önerilerinde bulunulurken, Tarım Kurulu Toplantısı’nda çıkan sonuçlar rapor haline getirilerek, TOBB Yönetim Kurulu’na sunulacak. TOBB yönetimi de gereken değerlendirmelerden sonra konularda çalışmalar yaparak, sorunları ilgili yerlere taşıyıp, takip edecek.