İşte Türkiye'nin en yerli otomobili
Yerli otomobile ramak kaldı!
520 milyon dolarlık yatırımla Türk mühendisler tarafından tamamen Türk tüketicilerinin beğenileri doğrultusunda geliştirilip, yıl sonunda Bursa’da üretilecek yeni sedan otomobil 2016 yılında tüm dünyada satışa sunulacak. Proje ismi ‘Ege’ olan ve yüzde 70’lik yerlilik oranına sahip model için Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, “Bu modele ‘yerli otomobil’ denilmez ise hangi modele söylenebilir. Daha yerlisi var mıdır?” diye konuştu.
İLK fikir 2009 yılında ortaya atıldı. Yani 2011 yılı başında dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işadamlarından istediği ‘Yerli otomobil’den yaklaşık 2 yıl önce. Haziran 2013’te onaylandı ve 2014 yılı sonunda 520 milyon dolarlık yatırım için düğmeye basıldı.
Bursa’da 600 kişinin çalıştığı Ar-Ge merkezinde Türk mühendisler tarafından geliştirildi. Yüzde 70’i aşan mühendislik oranıyla en fazla Türk mühendislerinin imzasını taşıyan model ünvanını aldı. Tamamen Türk tüketicilerin beğenileri doğrultusunda, klinik testler sonucu onların isteklerine göre tasarlandı. Yerlilik oranı ilk etapta yüzde 70’i buldu. Projeye Avrupa ve Türkiye’yi birleştirmesinden yola çıkılarak ‘Ege’ (Aegea) ismi konuldu ve muhtemelen öyle de kalacak. Bu yıl sonunda Bursa’da üretilmeye başlanarak, 2016 yılı başında yollara çıkacak.
‘EGE’ İLE RÜŞTÜMÜZÜ İSPATLADIK
6 yılda toplam 580 bin adet üretilip, en az 200 bin adedi tüm dünyaya ihraç edilecek. ‘Al ya da öde’ anlaşması olduğu için ihracatı garanti altına alınacak. Bu da Türkiye’ye en az 2 milyar Euro ihracat geliri kazandıracak. Cari açığa önemli katkısı olacak.
Avrupa’dan Afrika’ya Amerika’dan Ortadoğu’ya kadar bir çok noktada yollara çıkacak.
Bu bahsettiğimiz araç Fiat markası altında Tofaş tarafından geliştirilen yeni sedan bir otomobil. Modelin hem tipi hem üretim metodu hem de maliyeti İtalyan Fiat tarafından beğenilince yanına 480 milyon dolarlık yatırımla hatchback ve station wagon modelleri de eklendi. Yani Tofaş 1 koyup 3 aldı ve ‘Ege’ ailesi ortaya çıktı. Toplam üretim adedi 1 milyon 280 bin adede yükseldi. 2023 yılına kadar garanti altına alınan toplam ihracat tutarı ise 10 milyar Euro’yu buldu. Türk yan sanayi içinde büyük değer yaratmış olundu. 3 model için yüzde 75’i yerli olmak üzere 200’ün üzerinde tedarikçiden proje ömrü boyunca yıllık ortalama 1 milyar Euro’nun üzerinde satın alma yapılacak. Sonuçta kısa sürede Türkiye’nin en yerli otomobili ve ailesi geliştirildi, 2016 yılında satışa hazır hale geldi.
RÜŞDÜMÜZÜ İSPAT DÖNEMİ
Ege (Aegea) projesinin bugüne kadar bilinmeyen perde arkasını anlatmak için geçtiğimiz hafta görüştüğümüz Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, yeni modelle ilgili olarak şunları söyledi: “Bu modele ‘yerli otomobil’ denilmez ise hangi modele söylenebilir. Daha yerlisi var mıdır? Biz Türk mühendislerle Türk tüketicilerin beklentisi doğrultusunda ilk kez bir otomobil geliştirdik. Daha önce ürettiğimiz modeller yurtdışında tasarlanan veya mevcut bir araçtan devşirilen otomobillerdi. Bu otomobil tamamen Türk mühendislerin ve Türklerin eseri. Motor ve şanzıman dışında yerlilik oranı yüzde 70’lere ulaştı. Artistik tasarımına da katkımız büyük. Sedan o kadar beğenildi ki Fiat’ın Avrupa’da en büyük kozu olacak ve yine bizim üreteceğimiz diğer iki modelin yüzünde de Türk izi olacak. Bu model hem ülke ekonomisine katkı sağlayacak hem Tofaş’ı ve Fiat işbirliğine yeni bir boyut kazandıracak. Türk otomotiv sanayi ilk kez bu projeyle yeni bir dönemi başlatıyor. Rüştümüzü ispat etme dönemine giriyoruz” diye konuştu.
DAHA FAZLA YERLİ OLMAZ
Hatırlamayanlar için 2011 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk kez TÜSİAD’ın Genel Kurulu’nda gündeme getirdiği ‘yerli otomobil’ talebine yönelik olarak ilk olumlu işareti Detroit fuarında Fiat CEO’usu Sergio Marchionne, “Biz talibiz” diyerek vermişti. Ancak daha sonra bundan vazgeçilmiş, Tofaş ve Fiat kendi yolunda ilerlemeyi daha mantıklı ve kârlı bulmuştu. İşte o dönem Marchionne’nin kafasındaki araç bugün ‘Ege’ adıyla ortaya çıkan ‘sedan’ projesinin aslında ilk adımıydı. 2009 yılında ilk kez Tofaş’ın yönetim kurulunda konuşulmuş, hükümetten yerli otomobil talebi gelince de buna entegre edebileceği düşünülmüştü. Yani eğer Fiat ve Koç, ‘yerli otomobil’ projesine başlasaydı bugün belki de ‘Ege’, Fiat markasından bağımsız Türk markalı bir otomobil olacaktı. Ama öyle olsa bile yerlilik oranı şu an Tofaş’ın geliştirdiği yeni otomobilden daha fazla olamazdı.
520 milyon dolarlık kumarı kazandık
TARİHİNİN en büyük yatırım hamlesine kalkan Tofaş, Ege (Aegea) projesinde büyük risk alarak başarıya ulaştı. 1 milyar dolarlık dev yatırımla sedan, hatchback ve station wagon olmak üzere 3 yeni yerli otomobil üretmeye hazırlanan şirketin adeta 1 koyup 3 aldığı ortaya çıktı. Sedan otomobil projesini 2009 yılında Fiat Başkanı Sergio Marchionne ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç’un yer aldığı Tofaş Yönetim Kurulu toplantısında konuşmaya başladıklarını söyleyen Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, şunları kaydetti: “1 milyar dolarlık 3 modelin çıkış noktası sedandır. Diğerleri sonradan eklendi. Sedan yatırımı planlarken aklımızda yeni ve farklı ne üretebiliriz vardı. Sadece Türkiye pazarına yönelik sadece sedan üretmek çok riskli olduğu için diğer sedan pazarlarını da kapsama aldık. 520 milyon dolarlık yatırımı sedan için planladık. Aldığımız iki risk şu oldu: Bir tanesi modüler yepyeni bir platform kurduk. Modüler olması, bizim esnek olmamızı sağladı. İkinci yatırımımız gövde hatlarının flex line (esnek hat) olması. Böylelikle yeni ürün devreye alma sürecinde hatları durdurmamıza gerek kalmayacaktı. Yola çıktığımız zaman bazı avantajlar yakaladık. Bravo’nun ömrünün sonuna gelmesi, sedan yatırımının yeni bir hatchback yatırımında maliyetleri düşürecek olması ve zaman tasarrufu avantajlarımızdı. Biz de Fiat’ı yeni modeller için zorlamaya başladık. Fiat Chrysler Automobiles CEO’su Sergio Marchionne, sedan otomobili çok beğendi. Maliyet anlamında da daha avantajlı olması, ‘Dünya Klasında Üretim Programı’nda Tofaş’ın Altın Fabrika seviyesine yükselmesi ve bugüne kadar ürettiğimiz araçların kalitesi sayesinde hatchback ve station wagon projesini de almamızı sağladı. Sedandan 1 yıl sonra 2 yeni ürün de onaylandı. Fiat için başka ülkede tek bir araç üretiminin yatırım tutarı yaklaşık 750 milyon Euro. Biz 3 otomobili 1 milyar dolara, yani yarı fiyatına üretmiş olacağız. Ciddi bir risk aldık. Sedan potansiyeli hatchback’e göre daha az. 600 bin araçla yola çıktık, 1 milyon 280 bine ulaştık. 2023’e kadar sedandan 580 bin adet, HB ile SW’den 700 bin adet üreteceğiz. Kumar oynadık, kazandık. 1 koyup 3 aldık. Alamasaydık zarar etmezdik ama kârlı da olamazdık.”
Fiat’ı dünyada ‘Ege’ büyütecek
TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu, Fiat’ın özellikle Avrupa’da büyümeyi tekrar Türkiye ile yakalayacağını belirterek, “1999 yılında Bursa’da üretilen Doblo’nun piyasaya çıkmasıyla Fiat çok önemli bir ivme kazanmıştı. Şimdi Panda ile birlikte en çok satan otomobil ailesini Türkiye üretecek. Fonksiyonel ürün tedariğinde Panda’da sonra Ege (Aegea) gelecek. Yani Fiat’ın bizsiz büyümesi mümkün değil. Bu, Fiat için Tofaş’la birlikte ikinci büyüme dönemi olacak” dedi.
Tüm aile sahneye Cenevre’de çıkacak
CENGİZ Eroldu, Ege (Aegea) ailesinin sedan modelinin dünya tanıtımını İstanbul Autoshow 2015’te yaptıklarını hatırlatarak, “Hatchback ve station wagon modellerinin tanıtımı önünüzdeki yıl Cenevre Otomobil Fuarı’nda gerçekleşecek. Sedanla birlikte tüm aileyi sergileyerek, daha etkili olmak istiyoruz” dedi. Eroldu, proje kullanılan Ege’nin (Aegea) çok güzel ve anlamlı bir isim olduğunu belirterek, “İsmin değişmesi konuşuluyor. Tam netlik kazanmadı, ürünün lansmanında belli olacak. Ama biz sedanda Ege (Aegea) isminin kalmasını istiyoruz” dedi.
Üretim 2017’de 400 bine çıkıyor
TOFAŞ, 2016 yılında sedanın ardından 2017 yılının ilk yarısında devreye girecek hatchback ve station wagon modelleriyle tam kapasiteye ulaşacak. Yani 2017’de yıllık üretimi 3 vardiyayla birlikte 400 bin adede ulaşacak.
Tüm dünya radarımızda
TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu, Ege (Aegea) sedanın ilk kez ‘Big 5’ olarak bilinen Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve İspanya’ya da ihraç edileceğini belirterek, “Ancak biz Avrupa’yı etkileyen 2009’daki krizden sonra bir ders aldık. Avrupa dışında başka pazarlarda olduğunu gördük. Krizde riski dağıtmanın yollarını aradık. Doblo’yla bunu başardık. Amerika kıtasına bile araç satıyoruz. Şimdi sedan modeliyle de bunu otomobilde tekrarlamak istiyoruz. Avrupa dışında Afrika, Ortadoğu hatta Amerika’ya bile sedan otomobil satma planımız var. Sonuçta biz devşirme bir model yapmadık, tamamen sıfırdan geliştirilen bir araç geliştirdik. Bu aracı sedan pazarı olmayan Avrupa’da bile 5 büyük ülkeye ihraç etmeyi planlarken, dünyanın diğer sedan ülkelerine niye satmayalım” dedi.