Çaykur Varlık Fonu`na Geçti

Çaykur Varlık Fonu`na Geçti

Ziraat Bankası, BOTAŞ, TÜRKSAT, ETİ Maden, Çaykur`un da içinde bulunduğu şirketler Varlık Fonu`na geçti.

VARLIK FONU İLE İŞÇİLERİN ve HALKIN BİRİKİMLERİ-ALIN TERİ SERMAYEYE KAYNAK OLARAK AKTARILACAK

Türkiye Cumhuriyet Ziraat Bankası AŞ, Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ), Türkiye Petrolleri AO (TPAO), Posta ve Telgraf Teşkilatı AŞ (PTT), Borsa İstanbul AŞ, Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme AŞ'nin (TÜRKSAT) sermayelerinde bulunan Hazineye ait hisselerin tamamı, Türk Telekomünikasyon AŞ'nin yüzde 6,68 oranındaki Hazineye ait hissesi ile Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünün (ÇAYKUR) Türkiye Varlık Fonuna aktarılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Varlık Fonu Türkiye işçi sınıfı ve emekçiler açısından ne ifade etmektedir? Varlık Fonu ile en başta amaçlanan, kamu kaynaklarının sermayeye aktarılmasıdır. Bu fon ile işçilerin ve emekçi halkın birikimleri ile oluşturulmuş kamu kaynaklarından sermayeye ölçüsüz, denetimsiz ve esnek teşvikler sağlanacaktır. Patronlara hizmette sınır tanımayan 15 yıllık AKP hükümetleri döneminde özelleştirilmedik kamu kurumu neredeyse kalmamışken; en son kalan kamu kurumları da Varlık Fonu aracılığıyla yeni bir özelleştirme dalgasına peşkeş çekilecektir. Varlık Fonu’nun en önemli kaynağını özelleştirme gelirleri oluşturacak ve fon ile 100’den fazla kamu kurum kuruluşunun özelleştirilmesinin önü açılmaktadır.

Varlık Fonu ile İşsizlik Sigortası Fonu da hedef haline gelmektedir. 2017 yılı itibariyle 100 milyar liraya ulaşacak olan İşsizlik Fonundan sadece 12 milyar liralık bir tutar işsizlere ödenmiştir. İşçi ve emekçilerin alın terinden kesilip oluşturulan İşsizlik Sigortası Fonu şimdi ise Varlık Fonunda patronların ihtiyaçları için kullanılacaktır. Varlık Fonu ile bir diğer amaçlanan ise sermayenin hükümeti AKP’nin “Kanal İstanbul, Üçüncü Köprü ve Havalimanı vs.” gibi projelerine kaynak aktarılmak istenmesidir. Varlık Fonu; Sayıştay ve Meclis denetimi dışında kalacak, kurumlar vergisinden muaf olacak ve ihale mevzuatına tabi olmayacak

Başta İşsizlik fonu, özelleştirmeler ve dolaylı vergiler olmak üzere emekçilerin kazanımları ve birikimleri sınırsız bir şekilde patronlara aktarılacaktır. Körfez köprüsü, Yavuz Sultan Selim köprüsü ve Avrasya tünelinde taahhüt edilen sayıda geçmeyen araçların parası tamamlanarak patronlara ödenecektir. Varlık fonuna devredilen kurumların işçileri daha fazla yoksullaşacaktır. Örgütlenme hakları, sendikal hakları kısılacak, örgütlülükleri dağıtılmaya çalışılacaktır. Varlık fonu tam bir yağma düzenidir.

Türkiye Gıda Sanayii İşçileri Sendikası olarak Varlık Fonu ve iş kolumuzda bulunan ÇAYKUR işletmesi arasındaki ilişkiye de vurgu yapmak istiyoruz. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Varlık Fonuna aktarılması, ÇAYKUR’un özelleştirilmesinin önünü açmak demektir. Yaşanan deneyimler göstermektedir ki; özelleştirme sonrasında toplu işçi çıkarmalar hayata geçirilmektedir. Yine özelleştirilen kurumlarda çalışan işçilerin sosyal hakları ellerinden alınmakta ve ağır çalışma koşulları dayatılmaktadır. İşsizlik tehdidi ile işçilerin üzerindeki baskılar yoğunlaşmaktadır.

ÇAYKUR’un özelleştirilmesi sadece ÇAYKUR işçilerini değil, tüm üreticileri, yani Karadeniz halkını, ÇAY üreticilerini etkileyecektir. Yıllardır yaptığımız gibi üyemiz olsun veya olmasın bütün ÇAYKUR işçileri ile omuz omuza verip özelleştirme saldırısına karşı duracağız ve alın terimizin, emeğimizin hiç edilmesine müsaade etmeyeceğimizi tüm kamuoyuna saygılarımızla bildiririz.